Koyunculukta yüksek öneme sahip suni tohumlama için koçlardan sperma alma nasıl yapılacağı bilinmesi gereken ilk işlemler arasında yerini almaktadır.
Koçlardan Sperma Alma Yöntemleri
Koçlardan sperma sun’i vajen ve elektroejekulasyon yöntemleri ile alınır. Sun’i vajen yöntemi elektroejakulasyon yöntemine bakınca, gerek günde birkaç kez, spermatazoon yoğunluğu fazla ejakulat elde etmeyi olanaklı kılması, gerekse daha basit olması yönlerinden üstünlük taşır.
Tohumlamada kullanılacak kaliteli bir spermanın alınması her şeyden önce sun’i vajen hazırlama ve sperma alma kurallarına sıkı sıkıya uymakla mümkün olabilir. Ayrıca, koçun cinsel sağlığının yerinde olması ve cinsel yönden yeterince uyarılması da gereklidir. Aynı zamanda asepsi ve antisepsi kurallarına gereken özeni göstermek ve spermaya yabancı maddelerin karışmasını engellemek de büyük önem taşır. Sperma alan kişinin deneyimli olup olmaması da spermanın kalitesini etkiler. Yine, sperma alma zamanı ve aralıkları, koçun yaşı ve mevsim gibi faktörler de kaliteli bir sperma almayı etkileyen hususlardır.
Uygulamada, koçlardan sperma alırken çoğunlukla sun’i vajen yöntemi kullanıldığından sadece bu na değinilecektir.
Suni Vajen ile Spermanın Alınması
Koçlarda sperma almak üzere kullanılan sun’i vajenin yapısı boğalarınkinin hemen hemen aynısıdır. Yalnız aralarında boyut farkı vardır. Sun’i vajen, doğal vajenin koşulları bir gereçte yapay olarak sağlanarak hazırlanır. Doğal vajenin koşulları silindirik yapı ve derinlik, sıcaklık, basınç ve kayganlıktır. Sun’i vajen, Sun’i vajen silindiri, iç lastik ve sperma toplama kabı gibi parçalardan oluşur.
Sun’i vajen silindiri, 20 cm uzunluğunda, 5.5 cm çapında, sert lastik , ebonit, ya da metalden yapılmış olmalıdır. Sun’i vajen silindirinin tam ortasına bir musluk monte edilmiştir. Doğal vajenin koşullarından olan silindirik yapı ve derinlik, silindir ile yapay olarak sağlanır.
Sun’i vajen iç lastiği genelde ince, esnek lastikten yapılmıştır ve sun’i vajen silindirine nazaran boyu daha uzun, çapı daha dardır.
Sperma toplama kabı olarak camdan yapılmış, dereceli, düz ya da bombeli tüpler kullanılır.
Sun’i vajenin hazırlanmasında, öncelikle sun’i vajen iç lastiği silindir içine geçirilip dışarıda kalan kısımlar silindirin her iki ucuna çevrilmek ve lastik bantlarla sıkıca tutturulmak suretiyle tespit edilir. Bu suretle, suni vajen silindiri ile lastiği arasında bir boşluk oluşur.
Sun’i vajenin ısısı bu boşluk içerisine konulan sıcak su ile sağlanır. Sun’i vajenin ısısı sperma almanın etkinliği bakımından çok önemlidir. Koçlar boğalara nazaran daha yüksek vajen sıcaklığı isterler. Havanın soğuk ya da sıcak olmasına, koça göre değişmekle beraber, kural olarak sun’i vajenin ısısı sperma alma sırasında 50-55 0C’nin altında olmamalıdır. Bunu sağlamak için, ilk sıcaklığı 60-70 C0 olan suyun sun’i vajen boşluğu içine konması gerekir. Ilık su sun’i vajen boşluğuna, silindirin ortasına monte edilmiş musluktan, bir lastik puar yardımıyla konulur. Suyun miktarı sun’i vajen boşluğunun hacminin yarısı kadar olmalıdır.
Sun’i vajenin basıncı sun’i vajen boşluğuna konulan su ve üflenen hava ile sağlanır. Basınç, sun’i vajen ağzından orta parmağın rahatlıkla geçebileceği derecede olmalıdır. Hava üflemeden önce sperma tüpü sun’i vajen ağızlarından herhangi birine yerleştirilir. Havanın basıncıyla tüp suni vajen ağzında tesbit edilmiş olur. Tüpün yerleştirildiği suni vajen ağzının karşısındaki ağzına ise, kayganlığı sağlamak amacıyla, steril vazelin sadece görünen kısımları kaplayacak şekilde sürülmelidir. Böylece sun’i vajen sperma almaya hazır demektir.
Sun’i vajen ile sperma almanın tüm pratikliği ve yararlarına karşın, iyi bir sterilizasyon sağlanmazsa bulaşıcı hastalıkların yayılmasına neden olunabilir. Onun için, sun’i vajen parçaları sodalı sularla güzelce yıkandıktan sonra sterilizatörde sterilize edilmeli, kullanılacağı zaman alkole batırılmış pamukla temizlenmelidir.
Dikkat edilmesi gerekli diğer önemli bir konu da, sperma alma sırasında sun’i vajen parçalarının tümünün 30-37 0C sıcaklıkta olmasıdır. Çünkü spermatazoonlar soğuk şoku denilen bir olgu sonucunda kolaylıkla kayba uğrarlar. Sun’i vajenin sayılan bu özelliklerinin tam olması, koçta ejakulasyon reflekslerinin oluşması bakımından çok önemlidir. Ejakulasyon refleksi yeterli olmazsa koçtan kaliteli bir sperma almak mümkün olmaz.
Koçlardan sun’i vajenle sperma alma sırasında koça aşım yaptırabilmek amacıyla partner olarak mutlaka kızgın bir koyun kullanılmamalıdır. Kızgın olmayan koyun koçun önünde kesinlikle durmaz, kaçar. Koyunun kızgın olması koçun cinsel uyarıma yeterince ulaşması bakımından da gereklidir.
Kızgın koyun bir bakıcı tarafından iyice tesbit edilir. Sperma alacak kişi koyunun sağrısı hizasında ve biraz gerisinde yere çömelmiş vaziyette durur. Koçlar boğaların aksine, aşım sırasında arama hareketleri yapmazlar. Özellikle libidosu iyi olan koçlar kızgın koyunu gördüklerinde çabucak aşmak isterler. Bu bakımdan, spermayı alacak olan kişinin çok dikkatli ve atik olması gerekir.
Spermayı alacak olan kişi, sağ elinde yerle 45 0 lik açı oluşturacak biçimde tuttuğu sun’i vajeni, sol eliyle erekte olmuş penisten değil de prepusyumdan avuç içi yukarıya gelecek biçimde tutarak penise geçirir. Burada önemli olan nokta, pensin sadece uç kısmının sun’i vajenin ağzına değdirilmesidir. Bu anda prepusyumdan el çekilmelidir. Penisin ucuyla sun’i vajenin ağzında yoğunlaşmış sıcaklık, basınç ve kayganlığı algılayan koçta ejakulasyon refleksi oluşarak, yüklenmek suretiyle spermayı verecektir.
Bazı koçlarda engellenen ejakulasyon gözlenebilir. Ejakulasyon yüklenme sırasında değil de, penisin gevşemesi sırasında, ya da ondan sonra oluşabilir. Kuşkusuz bu olgu ejakulasyon mekanizmasındaki bir bozukluktan kaynaklanır. Ayrıca, penis ucuna yapılan aşırı baskı veya ejakulasyon doğuran sinir sonlarının az stimule olmasından da köken alabilir. Az sıcaklık veya basınç, ya da çok sıcaklık ve basınç gibi aşırı stimulasyonlarda uretra kaslarının kontraksiyonunun ek cinsel bezler ve Ductus deferens kaslarının kontraksiyonundan önce meydana gelmesi de engellenen ejakulasyon olgularına yol açabilir.
Diğer önemli bir konu da, çok duyarlı ve cinsel yönden irrite koçlarda prepusyuma dokunulduğunda ejakulasyon refleksinin oluşmasıdır. Engellenen ejakulasyon olguları, uzun zaman hazırlanan koçlarda, sun’i vajenin uç ya da orta kısmında penise yeterli basıncın sağlanamadığı durumlarda da ortaya çıkabilir.
Suni vajenle sperma almanın dezavantajı, koçların sun’i vajene mutlaka alışkın olmaları gereğidir. Bu alışıklığın zamanı, yaşa, huya ve sperma alacak kişinin koçla kuracağı kontakta bağlıdır. Alıştırma işlemini, koçlara sürekli yem veren bakıcının yapmasında, kişiye ve kullandığı malzemeye koçların alışık olması bakımından yarar vardır. Alıştırma işlemi sırasında tüm koçların görebileceği bir pozisyonda herhangi bir koçun kızgın bir koyuna tabi olarak aştırılması büyük yarar sağlar. Dikkatsiz ve sabırsız personel koçları korkutur ve sun’i vajene alışmalarını engeller.
Koçlardan sperma mümkünse sabah erken ve akşam geç saatlerde, serin bir havada alınmalıdır. Aynı zamanda, spermanın periyodik olarak ve her seferinde aynı saatte alınmasına da özen gösterilmelidir. Kullanılmasa bile sperma dökülmelidir. Koçtan günde birden çok ejakulat da alınabilirse de, bu pek tavsiye edilmez. Çünkü, bu şekilde fazla sayıda ejakulat alındığında süreklilik sözkonusu olmaz. Spermanın miktarı ve spermatozoon sayısında düşmeler olabilir.