Sürpriz oynamak. Süt sığırcılığı yapan çiftliklerde problemlerin oluş sebepleri ve sıklıkları bellidir. Besicilikte de yine aynı koşullar geçerlidir. “ Bu sefer belki başka türlü olur” tarzındaki düşünceler olsa olsa “kötü sürprizler” olarak ortaya çıkarlar.
Süt ve besi işletmelerinde olabilecek sorunları tahmin etmek ve kontrol altına almaya çalışmak kârlılık için şarttır. “Biz kâhin miyiz, müneccim miyiz?” diye düşünmeyelim. Tahmin etmek çok kolaydır. Kâhin ya da müneccim olmaya gerek yoktur. Gerekli önlemlerin alınmaması durumunda başa gelecekler bellidir. Yıllar içerisindeki deneyimler, istatistikler ve bilimsel çalışmalar hangi sorunların hangi dönemlerde ortaya çıktığını bize söylemektedir.
Besicilikte en kritik dönem danaların besi yerine geldikleri günlerdir. Besi yerine getirilen danalar ilk 3-10 gün içerisinde öksürmeye başlarlar. Öksürük başladıktan sonraki antibiyotik uygulamaları ve destek tedavileri çok masraflı olup, tedavi edildiğini sandığımız hastalığın yüzde 25’i nüksedecektir. Tekrar tedavi gereği duyulacak, masraf artacak, bu dönemde kilo artışı yerine kilo kaybı söz konusu olacaktır. Besiye başlamamızın hedefi olan kazanç sağlama işi daha başından sekteye uğrayacaktır. Gerekli önlemler alınmadan bu şekilde besiye başlamak kaçınılmaz bir şekilde bizi tuzağa düşürecektir.
Süt sığırcılığında, özellikle Holstein ırkı ile yapılan sütçülük çalışmalarında, düveler için kullanılan spermaların güç doğum özelliği taşımayan boğaların spermalarından seçilmiş olması gerekir. Bu boğalar kataloglarda bellidir. Güç doğum olma ihtimalini yükselten, kolay doğum olma ihtimalini düşüren boğa sperması kullanımından uzak durarak baştan sorunları engellemiş oluruz. “Tahmin et, durumu kontrolün altına al” diye özetleyeceğimiz sistem budur.
Sütçü sığırların en kritik dönemleri doğum yaptıkları gün ve takip eden günlerdir. Meme ve rahim yangıları, sonun atılamaması ile süt humması, ketosis gibi metabolik hastalıklar bu günlerde ortaya çıkar. Önlemlerin alınmasıyla ve loğusa takip sisteminin uygulanmasıyla sorunları daha ortaya çıkmadan önlemek mümkündür. Aynı günler buzağıların da kritik günleridir. Doğumdan hemen önce ve doğum esnasında alınabilecek basit, ucuz önlemler buzağının yaşamını kurtaracağı gibi, ilerideki verimliliğini de garanti edecektir. Buzağıların diğer kritik günleri ise sütten kesme zamanıdır. Alınabilecek önlemlere eksiksiz olarak uyulursa bu dönem de hasarsız olarak atlatılır.
Uygun zamanda aşılama yapmak, profesyonel yardımları bilinçli bir şekilde yerine getirmek koruyucu hekimliğin en önemli adımlarıdır.
Besi sığırcılığında, başlangıçta oluşabilecek öksürük problemlerini önlemek için bakteri ve virüslere karşı aşılama yapmak, vitamin, enerji destekleri sağlamak, işkembeyi çalışır halde tutmak şarttır. Stres giderici önlemler olarak adlandırabileceğimiz enerji, vitamin destekleri ile sindirime yardımcı olabilecek katkılar iyi bir “besi başlatma programı” anlamına gelir.
Buzağı sağlığı için doğum öncesi annelere aşı, doğumdan sonra buzağılara antiserum uygulanması, göbek kordonunun dezenfekte edilmesi gerekir. Bugünlerde ve sütten kesme günlerinde stres önleyici ya da giderici enerji, vitamin ve aminoasit destekleri buzağının hayata iyi bir başlangıç yapmasını sağlar.
Sütçü ineklere doğuma bir hafta kala, tahmin edilen tarihten 2-8 gün önce yüksek dozda D3 vitamini enjekte edilmesi, doğumu takip eden dakika ve saatlerde yine vitamin, enerji destekleri verilmesi, işkembeyi çalışır halde tutmak için yapılan yardımlar ileride oluşabilecek dertleri baştan önlememizi sağlayacaktır.
Sıcaklık stresinin hayvanlar üzerindeki kötü etkileri sürpriz değildir. Süt miktarında azalma zaten gayet belirgin olarak gözlenir. Ancak; daha sonra oluşan problemler, sıcaklık stresini takip eden aylarda meydana gelen döl tutmama ve topallık gibi sorunlar daha kötü süprizler olarak karşımıza çıkarlar.
Bunları yaşamamak için kaybedilen mineralleri yerine koymak, enerji takviyeleriyle birlikte, suyun hücre içine girmesini sağlayıcı önlemler almak, her stres faktöründe olduğu gibi işkembenin sağlığını korumak gerekir.
Kritik dönemler bellidir. Bilinen bu dönemleri hasarsız atlatmanın yolları da gayet iyi bilinmektedir. İhmal edilmeden yapılan her türlü yardım işletmenin kâr etmesini sağlayacaktır.