Sokak Köpeğinin Bir Günü
Köpekler binlerce yıldır en yakın dostumuz. 15.000 yıl önce evcilleştirilen köpek bugün bizi en iyi anlayan, hislerimize en yakın canlılardan biri. İnsanoğlu olarak;
- Bize ait olan mülkü, çiftlik hayvanını hatta kendimizi koruma
- İz sürmek, arama kurtarma görevlerinde kullanma
- Polis köpeği olarak uyuşturucu madde tespit etmede kullanma
- Engelli insanlara yardımcı olma
- Hatta kutuplarda kızak çekmeye kadar
Daha nice işlerde kullanmak amacıyla evcilleştirdik onları. Onlar da sosyal canlılar olarak şehir yaşamına mükemmel bir adaptasyon gerçekleştirdiler. Lakin çoğu insanın hayatının vazgeçilmezi olduğu kadar kimi insanların da kabusu haline geldiler. İnsan tarafından tabiatı ele geçirilen, her yere bina yapılan, çöplerin bile yerin altına gönderildiği, sanayilerde yemek artıklarının geri dönüşümüne maruz bırakıldığı şehir hayatına hapsoldular.
Tüm bunlara rağmen, insan gördüğünde çoğu kuyruğunu sallayarak gelip hala kendini sevdirmeye çalışır. Yemek verildiğinde önce sevgi, sonra yemekle ilgilenirler ve her defasında kendi dillerinde teşekkür ederler ki anlaması aslında hiç zor değildir.
İnsan olarak diğer insanlardan ziyade hayvanları daha iyi anladığımı düşünüyorum. Her hareketleri, çıkardıkları sesler, bakışları ve hatta yapacakları hepsi doğa Tamamen öngörülebilir canlılar. Hatta çok da genel olmayan bir örnek vermek isterim; bir köpek düşünün ki sadece erkeklere, özellikle de çanta taşıyan erkeklere havlıyor. Bunun nedeni ya kendisine ya da insanına, bir erkek (yüksek ihtimalle çantalı ya da elinde bir şey taşıyan bir erkek) tarafından zarar geldi ve bu onda travma olarak kaldı. Aslında travma sonrası stres sendromu yaşıyor fakat sadece dışarıdan bakan biri için o “havlayan bir köpek” ten fazlası değil. Hatta havlamasının tonundan karşısındakini sadece korkutmak mı istiyor yoksa zarar verme ihtimali var mı bu bile kolaylıkla anlaşılabilir. Fakat diğer yanda insana bakacak olursak, özellikle hayvana şiddet ya da tecavüz vakalarında bunu neden yaptıklarını asla söyleyemem.
Hindistan’da Sokak Köpeklerinin Durumu
Dünya genelinde ortalama 300 milyon kadar sokak köpeğinin 30 milyonu Hindistan’da yaşamaktadır. Hindistan’ın fakir ve temizlikten uzak bir ülke olmasının da etkisiyle sağlık açısından köpekler hem kendileri zor durumda olup hem de insanlar için tehlike oluşturmaktadırlar. Kuduz vakalarını sıkça duyduğumuz bir ülke ve Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, Hindistan’da yıllık olarak sayıları 20 bine varan ve çoğunu çocukların oluşturduğu birçok insanın ölümüne yol açıyor.
Terk edilen köpek sayısı çok fazla olan ve sokaklarda bir deri bir kemik kalmış köpekler ve diğer hayvanların bulunduğu bu ülkede şartlar onlar için gerçekten çok kötü. İnsanların da genel olarak çok da insancıl olmadığı koşullardalar.
Halbuki; Antik Hint yazıtları olan Vedalar, iyi bir ev sahibi olabilmek için yemek artıklarını köpeklerin de aralarında bulunduğu çöpten beslenen hayvanlarla paylaşmayı vermeyi salık vermektedir.
Bu durumlardan dolayı, savunmasız hayvanları koruyan “World For All” (Herkes için Dünya) isimli bir kuruluş tarafından bir proje tasarlanmıştır. Bu projedeki amaç toplumsal farkındalık yaratmak ve insanları sokak köpeklerini sahiplenmeye teşvik etmektir.
Çok iyi düşünülüp uygulanmış bu projede ana fikir bir sokak köpeğinin Hindistan sokaklarındaki hayatının nasıl olduğunu öğrenmek amacı ile ülkenin sahipsiz köpeklerinden birine bir GoPro yerleştirerek 24 saat boyunca neler yaşadığını kaydetmekti.
Peki Nedir GoPro?
GoPro birinin kafasına veya vücudundaki başka bir yerine takılabilen küçük bir kameradır. Ayrıca GoPro’nun panoramik fotoğraflar çekme özelliği de bulunur. Panoramik fotoğraflar sıradan bir fotoğraftan daha geniş bir görüş alanına sahiptirler. Bu yüzden bu çekim için GoPro kullanılmıştır.
Linkteki video köpeğin 24 saatini göstermiyor, muhtemelen de 24 saati izlemeye çoğu yürek dayanmaz. 2 dakika 9 saniyelik kısa özetle “bir sokak köpeğinin günü” anlatılmış. Ben izlerken ağladım, görüntüler gerçekten çok acı ve maalesef ülkemizden çok da uzak değil.
Görüntülerin çok üzücü olduğunu tekrar paylaşmak ve uyarmak isterim.