Sığırlarda Tip Puvantajı, Sığır yetiştircileri bu faaliyetlerini ekonomik amaçlı olarak, yani para kazanmak için sürdürürler. Bununla beraber hayvanlarının estetik güzelliği, onların bu işi daha da severek yapmalarına neden olur. Güzel bir hayvana, güzel bir sürüye sahip olmak yetiştirciyi mutlu eden faktörlerdir. Bu özellik, yetiştiricilerin ve sanatçıların tarih boyunca ilgilerini çekmiş ve alımlı hayvanlar sanat eserlerine model olmuşlardır.
Dünyada geliştirilmiş ya da yerli (primitif) bir çok ırk vardır. Irklar genotip ve fenotip olarak birbirine benzeyen hayvan gruplarıdır. Sütçü bir sığır ırkının dış görünüşü ile ilgili belli bazı özellikleri vardır. Bu özellikler yönünden ırk içindeki hayvanlar ile diğer ırklar arasında bazı farklar vardır. Ancak bir ırk içindeki hayvanlar hiç bir zaman tam anlamıyla üniform değillerdir.
Bir ırk yada sürü içindeki hayvanlar arasında dış görünüş yönünden farklar vardır. Bunun gibi aynı hayvanın değişik dönemlerdeki dış görünüşü de farklı olabilir. Örneğin lâktasyonun ilk döneminde bir inek canlı ağırlığından kaybeder ve kondisyonundan düşer: Çünkü bu dönemde tüketilen yemin önemli bir bölümü süt yapımı için kullanılır. Kuru dönemde ise ineğin yapısal durumunda iyileşme görülür. Meme yapısı ve tip puvantajı yönünden ise bunun tersi bir durum söz konusudur. Lâktasyonun başlarında meme gelişkin olduğu için ineğe daha alımlı bir görüntü verir. Kuru dönemde ise meme küçülür. Bu nedenle puvantaj zamanı önem taşır.
Tip puvantajı sığırın hayatının değişik dönemlerinde yapılır. Uygulamalar iki şekildedir. Birisi, hayvan sergilerinde yarışmaya katılan hayvanlar arasında sıralama yapmaya yöneliktir. Burada karşılaştırma yoluyla dereceye girenler tesbit edilir. Diğeri ise, soykütüğüne işlenmek üzere hayvanın tek başına puvantajı yapılır ve kanaat rakamsal olarak belirlenir. Bir hayvanın puvantajı üzerine onun konformasyonu ve kondisyonu etkilidir. Bu özellikler zaman içinde değişebildiğinden hayvanın ilk gebeliğinden itibaren yılda bir kere olmak üzere hayatı boyunca puvantajı yapılır. İnekler için en uygun zaman laktasyonun ikinci ayıdır.
Bir hakem, puvantajını yapacağı hayvanı önce 5-6 metre uzaktan seyreder. Bu arada hayvanın genel durumu ırk karakteristikleri, hareketlerindeki koordinasyon ve vücut bölgeleri arasında ki uyum hakkında genel bilgiler edinir. Sonra ineğe yaklaşır. Uzaktan yapmış olduğu gözlemlerini yakından yaptığı incelemelerle güçlendirir. Yakından muayene ile hayvanın değişik bölgelerinin bağlantılarındaki ahenk, kaburgalardaki kavislenme ve genel simetriyi değerlendirir. Daha sonra hayvanın vücudunda elle muayeneler yapar. Derinin yumuşaklığı, deri altı bağ dokunun zenginliği, memenin bağlantılarının sağlamlığı, meme dokusunun yapısı süt damarları ve süt çukurunun genişliği hakkında bilgi sahibi olur. Hakem yaptığı gözlem ve muayeneleri değerlendirmek suretiyle dereceye giren hayvanları belirler ya da bir hayvanın puvantaj değerini rakam olarak verir.
Tip puvantajı hakemin kişisel bir değerlendirmesidir. Ölçü ve tartıya değil hakemin değer yargısına dayanır. İsabetli bir tip puvantajı için hakemden beklenen bazı özellikler vardır. Bu özellikler aşağıda maddeler halinde verilmiştir.
Hakem, puvantajını yaptığı ırkı çok iyi tanımalı ve bilmelidir. Hayalinde ırkın ideal bir tipini şekillendirmeli ve puvantajını yaptığı hayvanlarda bu idealden ayrılan noktaları kolayca görebilmelidir.
Hakem, değerlendirmesini tam bir tarafsızlık içinde hiç bir etki altında kalmadan yapabilmelidir.
Hakem, yeterli tecrübe birikimine sahip olmalıdır. Yaptığı değerlendirmeleri gerekçeleri ile ifade edebilmeli. Hayvan sergilerinde elimine edilen hayvanların sebeplerini verebilmelidir. Dereceye girenlerin sıralanmasını gerekçeli olarak açıklamalıdır.
Ortak Puvantaj Sistemi
Sütçü sığır ırklarının bazı belirgin özellikleri yönünden önceleri her birisi için ayrı puvantaj sistemi geliştirilmişti. Sonradan Amerika’daki sütçü sığır soy kütüğü dernekleri bir araya gelerek ortak bir puvantaj sistemi oluşturmuşlardır.
Ortak puvantaj sistemi, sütçü sığırların yapı, renk gibi ırk özellikleri değil, iyi bir sütçü sığırın sahip olması gereken özellikleri üzerine kurulmuştur. Bu nedenle ortak puvantaj sistemi temelde, ideal sütçü sığır tipini esas almakla beraber çeşitli ırkların genel görünüş ve önemli özelliklerini de kapsamaktadır.
Türkiye’de esas olarak üç sütçü sığır ırkı yetiştirilmektedir. Bunlar popülasyon büyüklüğüne göre sırasıyla Esmer, Holştayn ve Jerseylerdir. Ülkede bu ırkların hem saf örnekleri, hem de yerli ırklarla melezleri bulunmaktadır. Saf ırk hayvan sayısı oldukça küçüktür. Yerli ırklarla olan melezleri ise daha geniş popülasyonlar oluşturmaktadır. Yetiştirme sistemi daha çok çevirme melezlemesi şeklinde olduğundan sığır varlığında saf kültür ırkı genotipininin payı giderek artmaktadır. Dolayısıyla esmer, Holştayn ve Jerseyler için verilen ırk karakteristikleri, bunların melezleri için de geçerli kabul edilebilir.
Türkiye’de Arap atı hariç soykütüğü sistemi henüz uygulanmamaktadır. Fakat, Tarım ve Orman Bakanlığında sığırlar için soy kütüğü çalışmalarına başlanılmış ve hazırlıklar bir hayli ilerlemiştir. Hayvancılığı gelişmiş ülkelerde soy kütüğü kayıtları arasına tip puvantajı da alınır. Tip puvantajı yüksek bir süt verimi için garanti değildir. Ancak sağlam, uygun ve harmonik bir beden yapısı, hayvanın estetik ve ticari değeri yanında uzun ömürlülük ve genel sağlığı üzerinde de önemli role sahiptir. Yakın gelecekte soy kütüğü uygulamasına geçildiğinde saf ırk hayvanlar yanında ileri genotip melezlerinin büyük çoğunluğunun da soy kütüğüne alınacağı tahmin edilmektedir.
Ortak puvantaj sistemi ineklerde dört ana bölümde toplanır. Bunlar, genel görünüş, sütçülük karakteri, beden kapasitesi ve meme sistemidir. Boğalarda ise üç ana bölümde toplanır (Tablo 12.2). Bu bölümde, pratik ve sayısal önemi nedeniyle yalnız ineklerde tip puvantajı, üzerinde durulacaktır. Irkların puvantaj yönünden özellikleri birbirinden farklı olduğu için burada her bir ırkın özgün ve belirgin karakteristikleri kısa kısa verilecektir.
Tıp Puvantajı Irk Özellikleri
Esmer Irk
Kuvvetli ve canlıdır Bununla beraber kaba yapılı değildir. İrilik ve sağlam yapı arzu edilir. İnce yapı istenmeyen bir özelliktir. Renk: Değişik tonlarda olmak üzere Esmerdir. Açık esmerden koyu esmere kadar renk dağılımı görülür. Ancak beyaz bölgelerin bulunduğu alacalık kabul edilmez. Esmer ırkta böyle beyaz bölgeler karın altı ve kuyruk ucunda görülür. Bu gibi hayvanlar saf ana babadan gelseler bile soy kütüğüne kayıt edilmezler. Aynı şekilde yüzde beyazlık ve merme de pembelik de soy kütüğüne kayıt için engeldir.
Bölüm | Özellik | Tam | Puvan |
Genel Görünüş | 30 | ||
Irk özelliği baş | 10 | ||
Omuz, sırt, bel, sağrı | 10 | ||
Bacaklar, ayaklar | 10 | ||
Sütçülük Karekterleri | 20 | ||
Boyun, cidago, kaburgalar | 10 | ||
Kavram, butlar, deri | 10 | ||
Beden Kapasitesi | 20 | ||
Göğüs | 10 | ||
Karın | 10 | ||
Meme Sistemi | 30 | ||
Meme genel | 10 | ||
Ön yarı | 6 | ||
Ard yarı | 7 | ||
Meme başları | 5 | ||
Meme damarları | 2 | ||
Toplam | 100 | 100 |
İrilik: Ergin inekler için minimum ağırlık 550 kg dır.
Boynuzlar: Ay şeklinde ve uçları yukarı doğrudur. Orta uzunlukta olmalıdır. Boynuz önleme uygulaması yapılan yerlerde boynuzlar dikkate alınmaz. Ayrıca boynuzsuzluk soy kütüğüne kayıt için engel değildir.
Bölüm | Özellik | Tam | Puvan |
Genel görünüş | 45 | ||
Irk özelliği, baş | 15 | ||
Omuz, sırt, bel, sağrı | 15 | ||
Bacaklar ve ayaklar | 15 | ||
Sütçülük karakteri | 30 | ||
Boyun, cidago, kaburgalar | 15 | ||
Kavram, butlar, deri | 15 | ||
Beden kapasitesi | 25 | ||
Göğüs | 13 | ||
Karın | 12 | ||
Toplam | 100 | 100 |
Holştayn
Sağlam görünüş, canlı ifade ve belirgin dişilik karakterine sahiptir. Ayrıca vücut iriliği de Holştaynın belirgin özelliğidir.
Renk: Birbirinden kesin sınırlarla ayrılmış siyah-beyaz alacadır. Tam Siyah ve tam beyazlıkla, siyah ve beyaz tüylerin karışımı olan inekler soy kütüğüne alınmaz. Ayrıca vücut beyaz fakat kuyruk ucu siyah, karın altı siyah, tırnak üstünü çevreleyen siyah, dirsek ve dizden tırnağa kadar inen siyahlık da arzu edilmez.
İrilik: Ergin bir inek 600 kg dan az olmamalıdır.
Boynuzlar : Kavisli, kökten itibaren ve öne doğru incelerek giden boynuzlar arzu edilir. Boynuz önleme uygulaması yapılan yerlerde boynuz dikkate alınmaz.
Jersey
Jersey inekler, zerafet, düzgün çizgiler, ince fakat kuvvetli bir yapı ve canlı bir ifade ile belirgindir.
Renk: Açık sarıdan koyu sincabi ve hatta siyaha kadar değişen tonlarda olabilir. En karakteristik renk sincabi veya geyik rengidir. Karın altında beyaz bölgeler kabul edilir.
İrilik: Ergin bir inekte beden ağırlığı 400 kg dan aşağı olmamalıdır.
Boynuzlar: Zarif, kavisli, uca doğru incelen orta uzunluktadır. Boynuzlar hayvana estetik bir güzellik katar. Ancak hayvanın boynuzsuzlaştırılmış olması puvantajı azalmasını gerektirmez.
Genel Görünüş
Genel görünüş geniş kapsamlı bir bölümdür. Bir ineğin bütün vücut bölgeleri dış görünüşü ile bu gruba girer. İneğin canlılığı, dişiliği, stili, vücut bölgelerinin harmonik yapısı ile biri birlerine bağlantılarının uygunluğu genel görünüş içinde değerlendirilir.
Genel görünüş onar puvanlık üç alt bölümde ele alınır.
A. Irk karakterleri ve baş (10 puvan)
Irk karakterleri: Her ırka ait belli başlı özellikler yukarıda verilmiştir.
Baş: Çizgiler düzgün, iriliği vücuda göre harmonik.
Merme: geniş, burun delikleri açık ve geniş.
Çene: kuvvetli.
Gözler: büyük ve parlak.
Alın: geniş, hafif çukur, burun üstü düz.
Kulaklar orta büyüklükte, canlı, hareketli.
B. Omuz, sırt, sağrı (10 puvan)
Omuz: vücuda düzgün ve sağlam şekilde bağlanmış
Sırt: düz, kuvetli, bel bölgesi geniş, kuvvetli ve düz.
Sağrı: uzun ve geniş, sakrumdan tuber işiye kadar düz kilde uzanmış, gluteal bölge yüksek ve geniş, kuyruk bağlantısı karıdan, sırt çizgisi hizasında ve harmonik. Kuyruk ince, düzgün.
C. Bacak ve ayaklar (10 puvan)
Kemikler: düzgün, kuvvetli, fakat zarif görünümlü bilekler, bacak ve ayak arasındaki uyumu sağlayacak şekilde ve sağlam,
Ayak: kısa, düzgün, kavisli, tırnak sağlam, ayak tabanı düz ve zemine basış kuvvetli.
Ön bacaklar: ırk özelliklerini taşıyan orta uzunlukta, düzgün, biri birinden aralıklı olarak vücuda bağlanmış ve paralel olarak aşağıya uzanır. Kemik, ligament ve kaslar düzgün bir yürüyüş için uyumlu şekilde yerleşmiştir.
Ard bacaklar: bacaklar vücut ağırlığını taşıyacak ve vücut bölgeleri arasında koordineli bir yürüyüşü sağlayacak şekilde sağlam ve kuvvetlidir. Arkadan bakışta bacaklar yukarıdan aşağıya düzgün şekilde biri birinden aralıklı ve paralel olarak uzanır. Yandan bakışta dizden aşağısı yere diktir.
Tip Puvantajı Sütçülük Karakteri
Sütçülük karakteri, bir ineğin çok süt verdiğini değil ideal bir sütçü ırk ineğin özelliklerine ne kadar sahip olduğunu ifade eder. Sütçülük karakteri ince bir yapı, kaba olmayan beden bölgeleri, yağ taşımayan bir vücut, kuvvetli bir konformasyon ve çekici bir beden yapısı ile belirgindir.
A. Boyun, cidago ve kostalar (10 Puvan)
Boyun: uzun ve incedir. Önde baş ile ve arkada göğüs ile uyumlu bir şekilde bağlanmıştır.
Cidago: belirgin, keskin ve ahenklidir. Prosessüs spinalisler düzgün bir kavis oluşturur.
Kostalar: kemikler yassı, geniş ve uzun, kaburga aralıkları geniştir.
B. Kavram, butlar ve deri (10 puvan)
Kavramlar: derin ve düzgündür.
Butlar: yandan görünüş fazla olmamakla beraber içe kavisli ve incedir.
Deri: gevşek ve ince, bağdoku zengin, tüyler parlak ve kısadır.
Beden Kapasitesi
Süt sığırcılığında beden kapasitesi yalnız estetik ya da gösteriş yönünden değil, yüksek bir verim için de önem taşır. Çünkü geniş kapasiteli bir sindirim ve solunum sistemi yüksek bir süt veriminin temel yapılarıdır. Beden kapasitesi ile süt verimi ve hayat boyu verim arasında sıkı bir ilişki vardır. Yüksek kapasiteli sindirim ve solunum sistemi canlılık, sağlamlık ve genel olarak tüm vücut bölgeleri arasında iyi bir uyum ile beraber bulunmalıdır. Yüksek beden kapasitesinden, hantal bir yapı anlaşılmamalıdır.
A. Göğüs (10 puvan)
Göğüs geniş, derin ve uzun olmalıdır. Kaburgalar geniş kavisli olup önde yukarıdan aşağıya doğru skapula, omuz ve koltuk altına uygun bir şekilde bağlanmalıdır. Göğüs kafesi aşağıda geniş bir göğüs zemini ve döş üzerine yerleşmiş olmalıdır.
B. Karın (10 puvan)
Karın geniş, derin ve uzun olmalıdır. Üstten bağlantısı sağlam ve kuvvetli olmalı, genişlik ve derinlik önden arkaya doğru giderek artmalıdır. Kaburgalar yukarıdan yüksek ve geniş olarak kavislenmelidir. Karnın alttan üste doğru askılanması kavisli ve kuvvetli olmalıdır.
Tip Puvantajı Meme Sistemi
Meme, gerek inek için, gerekse hayvan sahibi için en önemli bir organdır. Çünkü süt orada yapılır. Toplam puvanın üçte birine yakın kısmını meme sistemi oluşturduğu için puvantaj yönünden de önem taşır. Süt sığırcılığı, süt üretimi üzerine dayalıdır. Daha çok süt üretmek için memenin daha fazla çalışması gerekir ki bu durum onun daha çok yıpranmasına neden olur. Aşırı çalışmaya ancak her yönü ile ideal olan bir meme sistemi dayanabilir.
Sütçü sığır ırkları arasında meme yapısı ve iriliği yönünden bazı farklar olmakla beraber ideal meme tipi bütün ırklarda hemen hemen aynıdır. Meme sistemi dendiğinde memenin sekretorik dokusu, bağdokusu, askı ve bağlantıları, depolama ve dolaşım sistemleri ile ön-arka ve sağ-sol yanları kastedilir.
A. Meme (10 puvan)
Meme, vücuda sağlam olarak bağlanmış; uzun, geniş ve derindir. Arkadan bakıldığında sağ ve sol yanlar bir olukla ayrılmıştır. Yandan bakıldığında ön ve arka arasında bölümlenme görülmez. Dört lop uygun ve dengeli olarak yerleşmiştir. Memenin alt tabanı arka ve ön yanlarda aynı düzeydedir. Meme derisi ince ve yumuşak, meme dokusu süngerimsi ve yumuşaktır. Meme sağıldıktan sonra pörsür ve küçülür.
B. Ön Yarı (6 puvan)
Ön yanı memenin yerleştiği bölgeye göre hacimli ve orta uzunluktadır. Arkadan öne doğru aynı genişlikte olmak üzere uzanır ve önde bir kavis yaparak karın altına bağlanır. Bağlantı kuvvetlidir. Karın altına düz olarak uzanan fazla uzun ön meme tercih edilmez.
C. Ard Yarı (7 puvan)
Ard yarı, yüksekten bağlantılı, geniş, hacimli ve yuvarlaktır. Karın duvarından aşağıya meme tabanına doğru aynı genişlikte olarak iner. Karın duvarına bağlantısı kuvvetlidir. Sağ ve sol yanları ve meme başları simetrik olup arada bir oluk vardır. Arkada iki bacak arasıda süt aynası adı verilen bölgede, geniş bir şekilde vulvanın altına kadar yukarıya doğru uzanır ve oraya bağlanır. Bu özelliğe yukardan bağlantılı adı verilir.
D. Meme Başları (5 puvan)
Meme başları silindirik, orta uzunlukta ve çapta olmak üzere aynı büyüklüktedir. Her bir meme lobunun altında ve ortasında, bir karenin köşelerini oluşturacak şekilde yerleşmişlerdir. Meme tabanından yere dik olarak uzanırlar.
E. Meme Damarı (2 puvan)
Vena abdominalis externa ön lopdan çıktıktan sonra geniş ve kalın bir şekilde deri altında zik-zaklar yaparak öne doğru ilerler ve göğüs boşluğuna girer. Venaya süt damarı, göğüs boşluğuna girdiği deliğe de süt kuyusu adı verilir.
Kaynaklar
- Anon (1961): Livestock and dairy Judging. Cooperative Ext. Serv., oregon Stat. Univ, Corvallis, U.S.A.
- Trimberger, G.W. (1961): Dairy cattle Judging techniques. Prentice-Hall, Inc. Englewood Cliffs, N.J., U.S.A.
- Yapp, W.W. (1959): Dairy cattle Judging and selection John Wiley and Sons, Inc., New York.
- Sığır Yetiştiriciliği, Prof. Dr. Orhan Alpan, Prof. Dr. Rafet Arpacık, Şahin Matbaası, Ankara 1996, 255-262.