Köpeklerde diş çıkarma, tıpkı insanlarda olan diş çıkarma dönemi gibidir. Köpekler de insanlar gibi dişsiz doğar, ilerleyen haftalarda süt dişi çıkarırlar ve bu süt dişleri daha sonradan dökülerek yerini sağlam ve kalıcı dişlere bırakırlar. Köpekler diş çıkarırken, sahiplerinin de dikkat etmesi gereken durumlar vardır. Bu dönemde sahipleri köpeklerinin eğitimlerini tamamlamalı, köpeğin yerken zorlanmayacağı mamaları tercih etmeli ve sabırlı olmalıdır.
Köpeklerde Diş Dökülme Dönemi
Köpeklerde diş dökülme dönemi ya da diş değişimi olarak da adlandırılabilen bu dönem, köpeklerin 3 ya da 3,5 aylık oldukları dönemde başlayarak 7 ya da 8 aylık oldukları dönemde sonlanmaktadır. Köpeklerin diş değiştirme dönemlerinde genellikle buldukları her şeyi ısırma ve diş etlerini kaşıyarak rahatlatmaya çalışma eğilimleri olmaktadır. Köpek sahiplerinin bu dönemde, köpeklerine ısırma eğitimi vermezi gerekmektedir. Köpeğin ısırma davranışının alışkanlığa dönüşmemesi için, ona ağzını kaşıyabileceği bir diş kaşıma oyuncağı alınabilir. Ayrıca, köpeklerin bu dönemlerinde oldukça ağır bir ağız kokuları da olabilir.
Yavru Köpeklerde Dişleme Dönemi
Yavru köpeklerde dişleme dönemi, genellikle süt dişlerinin çıktığı döneme denk gelmektedir. Yavru köpeklerin eğitimi, aile içinde kurdukları sosyal ortam ile sağlanabilir. Eğer bir köpek ısırma davranışını şiddetli bir şekilde gerçekleştirirse, ilk sosyal ortamı olan aile içinde, kardeşleri onunla oyunlar oynamak istemeyecek, annesi de emzirme sırasında kaçma eğilimi gösterecektir. Bu sebeple yavru köpek, aile içinde yalnızlık ve açlık gibi dürtülerin harekete geçirmesiyle, ısırma davranışının yanlış olduğunu öğrenebilir ve bu davranıştan vazgeçebilir. Ancak ailesinden eğitim alamayacak kadar kısa bir süre bu aile içinde kalan ve sahiplenme yoluyla başka bir eve giden köpeklerin eğitiminin sahipleri tarafından verilmesi gerekmektedir. Eğer yavru köpeklerin yanlış davranışları küçüklüklerinde ortadan kaldırılmazsa, bu yanlış davranışlar köpeğin karakter yapısına işleyerek alışkanlığı haline gelebilir. Köpeklerde bir diğer dişleme sebebi de köpeğin dikkat çekmek istiyor oluşu olabilir. Eğer köpek böyle bir davranış içerisindeyse, ihtiyaçlarının karşılandığından ve keyfinin yerinde olduğundan emin olunmalıdır.
Köpeklerde Isırma Eğitimi
Köpeklerde ısırma eğitimi, süt dişlerinin çıktığı ve hemen akabinde döküldüğü dönemde verilmelidir. Bu ısırma eğitiminde köpek sahipleri ödül ve ceza yöntemini kullanarak etkili sonuç alabilirler. Köpek sahiplerinin yavru köpeğe sert ve kızgın davranması köpek tarafından anlaşılamayarak başka psikolojik sonuçlara sebep olabilir. Köpekler diş çıkarırken, onlara ısırma eğitimi verilmesi için şu yollar izlenebilir:
- Köpeklerin yaşadıkları yeri sahiplenmesi ve bu yer içinde kendilerini güvende hissetmesi, onların kendilerini koruma içgüdüsüyle eşyaları ya da kişileri ısırma ihtimallerini de düşürecektir. Bu sebeple, eve gelen yavru köpeğe evin tamamı gezdirilebilir ve evde yaşayan insanlar köpekle olumlu bir bağ geliştirmeye çalışarak onun için zararlı olmadıklarını anlatabilirler.
- Köpeklerde ısırma eğilimi, uzun süren diş çıkarma dönemleri boyunca sürebilmektedir. Bu sebeple, köpek sahiplerinin bu eğitim sırasında sabırlı ve istikrarlı olması ve bu eğitimin iki günde öğrenilemeyeceğini kabul etmesi gerekmektedir.
- Yavru köpeklerin 8 haftadan önce, anne ve kardeşlerinden yani ilk sosyal ortamından ayrılmaması önemlidir. Köpeklerin ilk eğitimleri bu sosyal ortamın içinde annenin taklit edilmesiyle başlar. Bu sebeple, sosyal ortamından erken ayrılan yavru köpekler, pek çok temel eğitimi de alamamış olurlar.
- Yavru köpekler için satılan çiğneme oyuncaklarından alınması, köpeğin ısırma eğitimini kolaylaştıracak yöntemler arasındadır. Ancak köpek sahiplerinin köpeği gözlemlemesi ve köpeğin bu oyuncak parçalarını yutmaması için dikkatli olması gerekmektedir.
- Köpeklerin sahiplerinin elinden mama yemesi, sahibiyle arasında kurulan ilişkinin güçlenmesini sağlamaktadır. Bu sebeple, köpek sahipleri köpeğe ellerinden mama yedirerek ağzını saldırgan olmayacağı bir şekilde kullanmayı öğretebilirler.
- Yavru köpeklerin başka köpeklerle birlikte sosyalleşmesi de oldukça önemlidir. Köpek sahipleri, köpeklerinin sosyalleşebileceği buluşmalar gerçekleştirebilirler.
Köpeğin Isırma Şiddetini Ölçmek
Köpeklerin ısırma şiddeti, ısırma amaçlarını da ortaya koymaktadır. Bazı köpekler ısırarak oyun oynarlar ve bu sebeple ısırdıkları kişi ya da eşyalara zarar vermeyecekleri şiddette durmayı da bilirler. Ancak bazı köpekler durmaları gereken şiddet eşiğini bilememektedirler. Köpek eğitmeni Ian Dunbar’ın bu şiddeti ölçmek için kullandığı 5 aşama şu şekilde sıralanabilir:
- Köpek sadece elinizi koklar ve yalar.
- Köpek dişlerini hissedebileceğiniz ölçüde elinizi ağına alır ancak acıtmaz,
- Köpek elinizi hafifçe dişler ancak deride herhangi bir kızarıklık ya da aşınma meydana gelmez.
- Köpek can acıtıcı şekilde ısırır ancak kişinin derisinde bir yaralanmaya sebep olmaz.
- Köpek kişinin derisini ayıracak kadar şiddetli ısırır ve bu çok can yakıcı olabilir.
Köpeklerde Ağız ve Diş Sağlığı
Köpeklerde ağız sağlığı, tıpkı insanlarda olduğu gibi, önemsenmediği durumlarda hayat kalitesini düşürürken can yakan ağrılara da sebep olabilmektedir. Bu sebeple, köpeklerde ağız bakımı, köpekler diş çıkarırken ve küçük yaşlarından itibaren başlatılmalı ve alışkanlık haline getirilmelidir. Köpekler ağız bakımı şu şekilde gerçekleştirilebilir:
- Köpekler uzun süre yumuşak gıdalarla beslenmemelidir. Çünkü yumuşak gıdalar, diş taşı oluşumunda önemli rol oynamaktadır.
- Köpeklerin beslenmesinde yoğun olarak pişirilmiş kemik kullanımı olması, diş kırılmalarına sebep olabilmektedir.
- Köpekler için alınan mamaların üzerinde, diş sağlığı prosedürlerine uygun olup olmadığına dair prosedürün yer almasına dikkat edilmelidir.
- Köpeğin yavru olduğu dönemden itibaren başlanarak, haftada bir ya da iki defa dişleri fırçalanmalı ve bu alışkanlık haline getirilmelidir.
- Köpeklerde ağız ve diş sağlığının kötüye doğru ilerlemesi, kalp hastalıklarının ve sindirim sistemi sorunlarının önünü açabilmektedir. Bu sebeple, köpeğin dişleri sık sık göz muayenesinden geçirilmeli ve bir sorun tespit edildiğinde veteriner ile görüşülmelidir.