Buzağılarda doğmasal eklem bozuklukları, bazen buzağılar, ne yazık ki; eklem bozuklukları ile doğuyor. Bu doğmasal anormalliğe (Kongenital Anomali) ‘’Arthrogryposis’’ diyoruz. Yeni doğmuş buzağılarda çeşitli Kongenital anomaliler ile karşılaşabiliriz. Bunlar içerisinde %24 oranıyla en çok karşılaşılan bozukluklar iskelet, kas sistemindekilerdir.
Çoğunlukla anormallikle doğmuş buzağılara yararımız dokunmuyor. Fakat bu gibi durumları önemsemek gerekli. Çünkü; bazı sorunların görünen yüzü olabilecek bu tip anormallikler bizim için bir işaret olabilir. Anormalliğe sebep olan etkenleri ortaya çıkarırsak sürü sağlığı yönünden ilerisi için bir ‘’koruyucu hekimlik’’ çalışması yapmış oluruz.
Eklem bozuklukları ile doğan buzağılar bize genetikle, beslemeyle ve viral enfeksiyonlarla ilgili işaretler vermiş olabilir. Yeni doğmuş buzağılarda doğmasal eklem bozuklukları (arthrogryposis) çoğunlukla ‘’yarık damak’’ sorunu da eşlik eder. Yani, iki anormallik birlikte olarak karşımıza çıkabilir.
Bir sorun da böyle buzağıların güç doğuma yol açmasıdır. Güç doğum ile uğraşılır ve doğan buzağının anormal olduğu görülür.
Buzağılar eklem bozukluğu ile doğduğunda canlı veya ölü olabilirler. Bu duruma yol açan nedenleri gözden geçirelim; BVD-MD virusu, Akabane ve Mavi Dil hastalığına yol açan, sineklerle (Culicoides) bulaşan viruslar, genetik bozukluklara yol açan resesif (çekinik) genler ve zehirli otlar.
Genetik bozukluklar resesif (çekinik) genler ile oluştuklarından hem anne hem de baba tarafında olursa ve bu genler bir araya gelirse ortaya çıkabilecek bozukluklardır.
Genomik teknolojisi ile artık resesif genler iyice bilindiğinden ve böyle gen taşıma ihtimali olan boğalar sperma üretiminde kullanılmadığından, suni tohumlama yaptırılmış ineklerin buzağılarında genetik sorunlar ortadan kalkmıştır.
İşletmelerde, sürünün içinden çıkmış erkek danaların boğa olarak kullanılması bu ihtimali arttırır. Onun dışında doğmasal anormalliklerin genetik ile ilişkisi artık kontrol altındadır.
Zehirli otlardan eklem bozukluklarına yol açanları sıralarsak, baldıran otu (Conium maculatum = Ağu otu, baş döndüren otu), Lupinus (acı bakla) ve taze tüketilmiş Sudan otu (Sudan sudanese grass = sorghum sudanese grass) akla gelir.
Lupinus (acı bakla) Anagyrine içerdiğinden teratojenik (doğmasal anomaliye yol açan) bir etki gösterir. Taze tüketilen sorgum-sudan otu prussic acid (Hidrosiyanik asit) içeriği dolayısıyla teratojeniktir.
Hayvanların beslenmesiyle ilgili olarak Manganez ve D vitamini eksikliğinin de eklem bozukluğu olan buzağıların doğmasına sebep olabileceği bildirilmektedir. Ancak; en büyük sorun virus etkenli hastalıklardır. BVD-MD virusu buzağılarda sadece eklem bozukluğuna değil, birçok soruna yol açar.
Sineklerle bulaşan Mavi Dil ve Akabane hastalıkları da bu gibi durumlarda akılda tutulmalıdır. Sorghum-sudan otu zaten kurutulduktan sonra, kurutulmuş ot olarak ineklere verildiğinden tehlikeli değildir.
Eğer bir sürüde doğmasal eklem bozuklukları ile doğan bir buzağıyla karşılaşırsak, mutlaka BVD-MD yönünden laboratuvar tahlili yapılması istenmelidir.
Akla gelebilecek en önemli neden budur. Bu hastalığın olmaması, laboratuvar tahlilinde negatif çıkması da ‘’ayırıcı tanı’’ bakımından önemli bir bulgudur.