Anaplasmosis, yüksek ateş makrositer, hipokromik anemi ile karakterize bir hastalıktır.
Etiyolojisi
Anaplasmosisin etkeni olan anaplasmalar önceleri protozoon ve virüs arasında kabul edilirken son yıllarda riketsiyaların anaplasmataceae ailesine bağlı olduğu ifade edilmiştir. Sığırlarda Anaplasmosis etkeni Anaplasma marginale ve Anaplasma centrale görülür. A. marginale invazyonu A. centrale ye nazaran daha şiddetli klinik semptomlar oluşturur. Anaplasma marginale yabani ruminantlarda da enfeksiyon oluşturur. Anaplasmalar kan frotisinde eritrositlerin içersinde 0.3-1 mikron büyüklükte mave-viole renkte ve nokta şeklinde Anaplasma marginale eritrositlerin kenar kısmında Anaplasma centrale is orta kısmında bulunur.
Epidemiyolojisi
Dünyada ruminantların olduğu tüm kıtalarda yaygındır. Ilıman iklimlerde sporadikken, vektörlerin olduğu ropikal-subtropikal bölgelerde enzootik seyreder. Gençler enfeksiyona daha az duyarlı olmakla beraber, 3-6 yaş arasında daha çok görülmektedir.
Anaplasmosis Boophilus, Rhipicephalus, Hylomma, İxodes, Dermacentor gibi farklı türlerden kenelerle taşınır. Taşıma transovarial ve transstadial olur. Ayrıca kan emen insektisitler veya kan alma, kastrasyon, boynu kesme gibi operasyonlar sonucu mekanik olarak da bulaşır. Hasta hayvanların kanını sağlam hayvana enjekte ederek de bulaşır. Nadiren de olsa plasental yolla da olur. Bulaşma çoğu kez kış haricinde görülür.
Prevalansı enzootik bölgelerde %60-90, ılıman iklimlerde %3-40 dır. Ölüm oranı %40 civarındadır. İnkubasyon süresi ara konakçının olan kene ile olursa 3-4 hafta, mekanik yollarla olursa 2-5 haftadır.
Aslında kısaca özetlemek gerekirse kenelerin aktif olduğu aylarda, iklimde ve yaşadıkları yerlerde anaplasmosis görülür.
Klinik Semptomlar
- Apati
- Bitkinlik
- İştahsızlık
- Süt veriminde azalma
- Yüksek Ateş
- Kısa sürede ortaya çıkan anemi
- Mukozalar solgun (kağıt beyazı görünüşte)
- Kalp ve solunum frekansında artış
- Rumen hareketleri yavaşlar ya da durur
- Dışkı sert koyu renkte ve muhatlı
- Eritrosit yıkımı nedeniyle hiperbilirubinemi
- Hemoglobinüri görülmez.
- Gebelerde abort
- Bazı olaylarda beyin anoksisi sonucu aşırı duyarlılık , saldırganlık gibi sinirsel semptomlar
Ayırıcı Tanı
- Hemoglobinürinin olmaması, ateşin intermitent olması ile Babesiosis den
- Lenf yumrularının şişmemesi, ikterusun bulunması, ateşin intermitent olması ve prognozun kısmen daha iyi olması ile Theleriosis den
- Hemoglobinürinin olmaması ile Leptospirosis ve Basiller İkterohemoglobinüri den
- Hemoglobinürinin olmaması ve yalnız laktasyonun ilk 3 ayında gözlenmemesi ile Puerperal Hemoglobinuri den ayrılır.
Tedavi
Erken müdahele edildiği takdirde tedavi şansı yüksektir. Tetrasiklin preperatları kullanılır. Oksitetrasiklin 3 gün ya da oksitetrasiklin LA 48 saat arayla iki kez verilir. İmidocarb kullanılır. Antianemik ilaçlar, kardiotonikler ve analeptikler, karaciğer koruyucu preperatlar kullanılır.
Korunma
Mutlaka kene ve insekt mücadelesi yapılmalıdır. İatrojenik bulaşmayı engellemek için kontamine olan aletleri kullanmamak. Riskli durumlarda oksitetrasiklini 10-16 gün arayla yapmak. Bazı ülkelerde modifiye canlı veya ölü aşı uygulanmaktadır. Enzootik bölgelerde steril sığır getirilecekse aşı uygulanması.