Zombi Karıncalar

Zombi Karıncalar

Zombi karıncalar, Kore yapımı bir film olan “Parazit” 2020 yılı en iyi film Oscar’ını kazandı. Film aslında parazit organizmalarla alakası olmasa da gerçek parazitler en az filmde gördüğümüz insanlar kadar can alıcı olabiliyorlar.

Bugün tropikal yağmur ormanlarında bilim kurgu filmlerini andıran biyolojik bir ilişkiden bahsedeceğim Zombi Karıncalar. Brezilya’nın balta girmemiş ormanlarında yaşam birçok tehlikeyle doludur. Ancak belki de hiç biri karıncaları bekleyen tehlike kadar dehşet verici olamaz. Marangoz Karıncalar (Camponotus leonardi) yağmur ormanlarının yüksek dallarında yaşıyor ve yuvalarını ağaç kovuklarına yapıyorlar. Koloniler halinde dolaşıyor, sürekli ağaç dallarından orman zeminine iniyor oradan tekrar yukarılara çıkarak yaşamlarına devam ediyorlar. Bu normal yaşam döngüsü bir gün parazit bir fungusun (Ophiocordyceps unilteralis) karıncayı hasta etmesiyle korkunç bir şekilde değişiyor.

Karıncalar orman zeminindeki fungus (mantar) sporlarıyla temas edince hastalık başlıyor ve yaklaşık bir hafta içinde karıncanın tüm vücudu ve başı fungus sporları tarafından işgal ediliyor. Hasta karıncaların kasları deforme oluyor ve yırtılmalar başlıyor. Hastalık aynı zamanda karıncanın merkezi sinir sistemini de etkiliyor. İşte bu noktada karıncaların davranışları değişiyor ve tipik bir zombi gibi davranmaya başlıyorlar.

“Proceedings of the National Academy of Scientists” dergisinde bir grup araştırmacının yayınladığı bir makaleye göre karıncayı ele geçirdikten sonra içine yerleşen funguslar, karıncayı yavaş yavaş içten yemeye başlıyor ancak karıncanın beynine dokunmuyorlar. Tek bir merkezden karıncanın tüm vücudunu neredeyse bir kukla gibi kontrol eden parazit fungus türü, daha sonra ise karıncayı bulaşabilecekleri başka karınca türlerine bulaşmak üzere yönlendiriyor. Normalde koloniden ve takip edilen yoldan hiç ayrılmayan işçi marangoz karıncalar düzensiz davranışlar sergiliyor, zikzaklar çizerek normalde yaşadığı kuru ortamlardan çıkıp, kendini fungusların sevdiği nemli ortamlarda buluyorlar. Neticede koloniden ayrılıyor ve bir daha yuvalarının yolunu bulamıyorlar.

Tayland’ın bazı bölümlerinde görülen bu fungus türünün ele geçirdiği karıncalar daima ormanların içlerine doğru yürüdükten sonra yerden yaklaşık 25 cm yukarıdaki yapraklara dişleri ile tutunup hareketsiz kalıyorlar, bu karıncanın yaptığı son hareket oluyor. Ölüm ısırığını gerçekleştiren karıncanın çene kemiği kilitleniyor. Ölüm gerçekleştikten sonra bile karınca bu vaziyette yaprağın altındaki damarda asılı kalıyor. Birkaç gün sonra karıncanın başında fungusun yüzlerce sporunu içinde taşıyan bir üreme kesesi oluşmaya başlıyor. Yaprağa saplanmış ölü karıncanın başından uzanan bir sap ve sapın üzerinde bir kese. Fungus, sporlarını bu keselerden dışarı fırlatıyor ve yüzlerce öldürücü spor başka karıncalara enfeksiyon bulaştırmak üzere orman zeminine yayılıyor.

Yapılan araştırmalar bu şekilde zombi karıncalar yaratan 4 fungus türü olduğunu söylüyor. Her bir fungus türü tek bir karınca türüne özelleşmiş durumda. Bu tür funguslara Afrika’nın, Brezilya’nın ve Tayland’ın tropik ormanlarında rastlanıyor. Uzmanlar, karıncaların davranışlarını değiştiren ve yönlendiren bu fungusun yaşam döngüsünün oldukça karmaşık olduğunu söylüyor. Araştırmacılar tarafından bulunan fosilleşmiş bir yaprak örneği bu tür ilişkinin yaklaşık 48 milyon yıl öncesinde bile var olduğunu gösteriyor.

Kaynakça:

Exit mobile version