Koyun pnömonileri, ülkemizde ve bütün dünyada her yaştaki koyunlarda yaygın olarak görülen ve etiyolojisi kompleks bir hastalıktır. Bunlar nötrofil infiltrasyonları ve sıvı eksudasyonunun ön planda olduğu eksudatif lezyonlardan; epiteliyal hiperplazi, fibrozis ve lenfoid hiperplazinin bulunduğu proliferatif lezyonlara kadar değişen tiplerde ortaya çıkar .
Klinik veya subklinik karakterine bakılmaksızın eksudatif pnömonilerden en çok izole ve identifiye edilen etken P. haemolytica’dır. P haemolytica’nın ayrıca atipik pnömoni ve rnezbahada saptanan subklinik pnömonilerden de izole edildiği, böyle durumlarda nadiren tek başına bulunan etkenin çoğu kez Mycoplasma ovipneumoniae veya diğer bakterilerle birlikte bulunduğu kaydedilmektedir.
Koyun pnömonileri, sıkça izole edilen ve son yıllarda önemi giderek artan mikoplazmalar, pnömonili akciğerierin yanısıra sağlam akciğerlerden de izole edilmektedir. Bunlardan en önemlisinin M. ovipneumoniae olduğu, diğer türlerin ise pnömoni oluşumunda önemli bir rol oynamadıkları ifade edilmektedir. Daha çok proliferatif lezyonlardan izole edilen etkenin ara sıra eksudatif lezyonlarda da bulunduğu, aynca atipik pnömoni olgularından en çok izole edilen etken olduğu kaydedilmiştir.
Aynca parainfluenza-3, adenovirus, respiratory syncitial virus ve reovirus tip-1 ‘in koyunlarda akut akciğer enfeksiyonuna yol açtığı bildirilmektedir. Erişkin koyunlarda görülen retroviral bir hastalık olan maedi ise kronik solunum enfeksiyonu olarak tanımlanır. Bu viruslar ile intersitisyel pnömoniler oluşur ve çoğu kez de bu yangılar
sekunder bakteriyel enfeksiyonlar sonucu öldürücü eksudatif pnömoniler ile sonuçlanır .
Koyunlar da paraziter pnömonilere de oldukça sık rastlanmakta ve özellikle yağışların fazla olduğu yıllarda büyük zararlara neden olmaktadırlar. Bu parazitlerden Dictiyocaulus filaria, Muellerius capillaris, Cystocaulus ocreatus ve Protostrongylus rufescens önemlilerindendir.
Apseli nekrotik bronkopnömoni kırmızı, gri-boz renkli, genellikle şişkin hepatize alanlar ve bu sahalarda millerden 6-7 cm büyüklüğüne varan apseler ile sarı-boz renkli, düzensiz nekrötik bölgeler halinde görüldü.