Kaplumbağaların diş sayısı 0’dır. Kaplumbağaların dişi olmadığı için sivrileşmiş damakları diş görevini görür. Kaplumbağaların çene yapılarına bakıldığında dişe benzer çok sayıda yapı olduğu görülür. Damağın incelmesi ile beraber bu yapılar daha da görünür hale gelir. Ancak standart diş yapısı ile herhangi bir benzerlikleri yoktur. Kaplumbağalar besinleri damakları ile yakalar ve damaklarında sıkıştırıp ezerek tüketirler. Çene kasları kuvvetli olan kaplumbağaların dişlerinin olmaması, ısırma kuvvetlerinin az olduğu anlamına gelmez. Sertleşmiş damak yapıları ile oldukça sert besinleri kolaylıkla tüketebilir ve bir insanı ısırdıklarında iz kalacak ya da uzvu kopartacak derecede hasar verebilirler.
Kaplumbağaların Dişi Var Mıdır?
Kaplumbağaların dişlerinin olmayışı sebebiyle kaplumbağalarda besin tüketimi besinlerin damakla sıkıştırılması sonucu olur. Kaplumbağalarda dişin işlevini damak görür. Besinlerin fiziksel sindiriminde ağız içerisindeki sert kemiksi doku kullanılır. Damakları oldukça sivri yapıdadır ve bu sayede damakları ile besinleri koparabilir ya da kesebilirler. Damağın zaman içerisinde incelmesi sonucunda kaplumbağaların ağızlarında dişe benzer yapılar oluşur. Ancak bu yapıların görünümleri normal diş görünümünden oldukça uzaktır.
Kaplumbağaların Dişi Yokken Sert Cisimlerle Beslenmeleri Nasıl Mümkündür?
Kaplumbağaların dişleri olmamasına rağmen sert cisimleri parçalayabilmeleri, ağız yapılarının güçlü olmasından kaynaklanır. Çenelerindeki sert kıkırdaksı yapı, dişlerinin görevini görür. Bu nedenle denizdeki sert kabuklularla kolaylıkla beslenebilirler.
Kaplumbağaların Çene Yapıları Nasıldır?
Kaplumbağaların çeneleri, keratinden yapılmış bir kılıfla kaplıdır. Kaplumbağalar öldükten sonra bu kılıf ayrılabilir. Kılıfın serbest kenarı oldukça keskin olduğu için besinler bu bölüm ile parçalanır. Keskin olan bölüm gaga şeklindedir. Üçgen yapıda damakları vardır. Kaplumbağaların dilleri az gelişmiş olduğu için ileriye doğru uzanması da mümkün değildir. Testere gibi olan damakları ve güçlü çeneleri ile dillerine ihtiyaç duymadan yengeç, balık gibi avlarını kolaylıkla yakalarlar. Ağızlarının dışında kalan küçük parçalar ise diğer canlılar için besin olma niteliğini taşır.
Evrimsel Süreçte Kaplumbağaların Isırma Kuvveti Nasıl Artmıştır?
Kaplumbağaların çene kaslarının kuvvetlenmesi, evrimleri sonucunda oluşan bazı modifikasyonlar ile mümkün olmuştur. Kaplumbağaların gözlerinin arkasındaki geçici açıklıkların zaman içerisinde kapanması ile diğer sürüngenlerde olmayan anapsid kafatası gelişmiştir. Kaplumbağaların geçirdikleri evrim ile beraber makara düzeneğiyle kıyaslanabilecek çene kasları gelişim göstermiştir. Bununla beraber kaplumbağaların ısırma gücünde artış olmuş, beslenme davranışları da fonksiyonel bir adaptasyon olarak değişiklik göstermiştir. Kaplumbağaların dişi olmasa da çene kaslarının gelişmesi ile dişlerin işlevini damakları yerine getirmeye başlamış ve ısırma kuvvetleri oldukça artmıştır.
Timsah Kapan Kaplumbağası ve Isırık Şiddeti Nedir?
Timsah kapan kaplumbağası, tatlı suda yaşayan bir su kaplumbağasıdır. Kaplumbağa familyasının alfası olarak bilinen timsah kapan kaplumbağası, timsahı bile öldürebilir. Denizde yaşayan canlılar ile beslenen bu tür, dünyanın en büyük su kaplumbağası olmasıyla diğerlerinden ayrılır. Küçük su kaplumbağalarına karşı koruma içgüdüsü yüksek olan bir türdür. 100 kg’a kadar ulaşabilme imkanı olan timsah kapan kaplumbağasının çenesi oldukça kuvvetlidir ve bir ısırıkta insanın ufak bir uzvunu kopartabilme imkanı vardır. Isırık şiddeti 1.004 PSI, ısırma kuvveti 455 kg’dır.
Deniz Kaplumbağalarını Elle Beslemek Tehlikeli Midir?
Deniz kaplumbağalarının elle beslenmesi problemi, çeneleri kuvvetli hayvanlar olduğu için tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Deniz kaplumbağaları eğer kendilerine birileri bakarsa göç etmeyerek yaz kış aynı yerde kalırlar. İnsan eliyle beslendiklerinde bu duruma alışır ve beslenmediklerinde de insanlardan besin istemeye yönelik hareketler yapabilirler. Yüzen insanlara küçük ısırıklar atarak onlardan besin talep edebilirler. Kaplumbağaların ısırdıkları bölgede V harfi şeklinde bir darbe izi olur. Sert ve keratinleşmiş damakları sebebi ile çeneleri oldukça kuvvetlidir ve gerçek anlamda ısırdıklarında bir parmağı kolaylıkla kopartabilme imkanları vardır. Dolayısı ile bu durum kaplumbağalarla yüzen insanlar için büyük risktir. Kaplumbağaların elle beslenmesi değil, doğal ortamlarında kendi besinlerini bulmaları gereklidir.
Kaplumbağalar Nasıl Beslenmelidir?
Kaplumbağaların beslenme şekilleri göz önüne alındığında; kaplumbağalar çoğunlukla bitki türlerini tüketiyor gibi gözükse de protein kaynaklı beslenmeleri de oldukça önemlidir. Hazır besinler kadar doğal besinler de tüketmelidirler. Kaplumbağaların daha sağlıklı olabilmeleri için tükettikleri besinlerin dengesi iyi ayarlanmalıdır. Büyük ve sert besinler verileceği zaman öncelikle doğranmalıdır. Çünkü kaplumbağaların yemek boruları küçüktür. Büyük besinler tüketmeleri, boğulma tehlikesi ile karşı karşıya kalmalarına neden olabilir. Kaplumbağalara besin verileceği zaman öncelikle besinlerin küçük parçalara ayrılması gereklidir. Kaplumbağalar kendi buldukları büyük parçalı besinleri ise sert damakları ile ezerek mekanik sindirim ile küçük parçalar haline getirirler.
Kaplumbağalar beslenirken besinlerinin %25’inin protein kaynaklı olması gereklidir. Bitki türleriyle beraber et ya da balık tüketebilirler. Aynı zamanda küçük yumuşakçalar, kurtlar, cırcır böcekleri, çekirgeler, küçük boyutlu balıklar da kaplumbağaların tüketmeleri için uygun olan besinlerdir. Kaplumbağaların yaşamlarına daha sağlıklı devam edebilmeleri için beslenirken onlara hijyenik bir ortam yaratılması gereklidir.
Kaplumbağaların Çene Yapılarının Beslenmelerine Etkisi Nedir?
Kaplumbağaların çenelerinin beslenmelerine etkisi vardır. Farklı türlerdeki kaplumbağalar çene yapılarına göre farklı besin kaynaklarını tercih edebilirler. Kaplumbağaların hem etçil hem de otçul olarak tercih ettikleri çok sayıda besin kaynakları vardır. Kaplumbağaların dişi olmasa da sert damaklarının daha sağlıklı olabilmesi için meyve kabukları oldukça faydalıdır. Elma ve kavun gibi meyveler doğranarak kaplumbağalara verilebilir. Aynı zamanda havuç ve doğranmış lahana, marul, bezelye, ezilmiş balkabağı gibi besinler de kaplumbağaların sevdiği besinler arasındadır.