İneklerde rahim kanamaları endişe verici, aynı zamanda kötü sonuçlar doğurabilecek bir sorundur. Çoğunlukla kanamanın nereden başladığı kolayca anlaşılamaz. Kanama rahimden veya döl yolunun herhangi bir kısmından başlamış olabilir.
İneklerde rahim kanamaları çoğunlukla güç doğum esnasında veya doğumu takip eden dakikalar içerisinde görülür. Aşırı bir güçle yavrunun çekilmesi, buzağının pozisyonunun düzeltilmesi sırasında kaza eseri oluşan yırtıklar kanamaya yol açar. En çok rahim, rahim boynu (serviks uteri) zedelenirse ya da hasar görse de bazen döl yolunun diğer bölümlerinden kaynaklanan kanamalar da söz konusu olabilir.
Nadir de olsa döl yolundaki doku üremeleri (tümör, neoplazma) kanamalara yol açabilir.
Kanama çeşitli şekillerde görülebilir. Sızıntı halinde olabileceği gibi arter (atar damar) veya ven (toplardamar) kaynaklı kanamalar da oluşabilir. Kanamanın şekli ve şiddeti prognoz (akıbeti) ve tedavi yöntemi ile yakından ilgilidir. Çünkü tedavi için seçilecek yöntem bu tespitle ortaya çıkacaktır.
Güç doğum esnasında veya doğumu takiben oluşan kanamalar dışında da rahim kanamaları karşımıza çıkabilir. Eğer bir prolapsus uteri (rahim fırlaması) vakası ile karşılaşırsak dışarıya çıkmış rahim üzerindeki kotiledonlar (mantar benzeri oluşumlar) kanayabilir.
Bazen sonunu atamayan (retensiyo sekundinarum ) ineklere elle müdahale edildiğinde rahim içi kanamalar şekillenebilir. Elle müdahale sonucunda oluşan kanamalar çoğunlukla kılcal damarlardan kaynaklanan sızıntılar şeklindedir. Adı geçen tüm kanama şekillerinin arkasından rahim yangısı (metritis) ya da karın zarı yangısı (peritonitis) gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Özellikle elle son alınmasının ardından ortaya çıkan kılcal damar sızıntıları sebebiyle birtakım kontaminasyonlar (mikrop bulaşmaları) söz konusu olursa metritis (rahim yangısı) ile karşılaşmak kaçınılmaz bir sonuçtur.
Güç doğumlar genellikle düvelerde söz konusu olur. Ayrıca şişman ineklerin de güç doğum yapma ihtimali yüksektir. Diğer yandan düvelerde hatalı boğa sperması kullanımı ya da genetiği bilinmeyen boğalarının atlatılması güç doğuma yol açabilir.
İneklerde Rahim Kanamaları İçin Tedavi
Tedavi, yukarıda söz edildiği gibi, kanamanın şekline ve yerine göre değişik yöntemlerle yapılır. Kanama şiddetli ise, damar yırtılmasından şüphe ediliyorsa, derhal karın içine girilip (laparotomi) kanama yerinin bulunması, penslerle kanın durdurulup, kan damarının ligatüre edilmesi (bağlanması) gerekir. Bu durumda acilen karar vermek ve derhal laparotomi yapmak en doğrusudur.
Kanama sızıntı tarzındaysa insan hekimliğinde kullanılan metilergonovin maleat etkin maddesini içeren ilaçlar uygulanır. Beş ampul tek seferde yapılır ve 4 saat sonra tekrar edilir.
Diğer tedavi seçenekleri ya da yardımcı tedaviler ise şöyledir;
Oksitosin enjeksiyonu, insan hekimliğinden tranexamic acid içeren ilaçlardan biri ve K vitamini enjeksiyonları yarar sağlar. K vitamini pıhtılaşma sağlayıcı ve pıhtılaşma zamanını kısaltıcı etki göstereceğinden böyle durumlarda kullanılması başta gelen önerilerden biridir. Ancak yeterli olmayabilir. Adı geçen diğer uygulamaları da yapmak gerekir.
Bu arada kalsiyum enjeksiyonları, rahimdeki yangısal reaksiyonları önlemek için yangı giderici (antienflamatuvar, NSAID) ilaçların yani meloksikam, flunixin meglumine, ketoprofen gibi etkin maddeleri bulunduran ilaçların kullanılması ve antibiyotik verilmesi yerinde olur. Örneğin; sefalosporin grubu antibiyotiklerden 2,2 mg/ kilogram dozunda, 24 saatte 1 doz verilerek beş gün devam edilir. Kanamanın şiddetine göre intravenöz (damar içi) epinefrin (1 ÷ 1000 ml) uygulanabilir.
Kanama sebebiyle anemi kansızlık görüldüğünde İV (intravenöz, damar içi) serum verilebilir veya kan nakli yapılabilir.
Koruyucu Hekimlik
Yukarıdaki hazırlayıcı sebepler önlenmelidir. Güç doğum kolay doğum özelliği olan boğa spermalarının kullanılması ile önlenebilir. Yüksek vücut skoru yani düve veya ineklerin şişmanlatılmış olması güç doğuma yatkınlık oluşturur. Doğru besleme yapmak, inekleri şişmanlatmayacak şekilde yem vermeye özen göstermek gerekir.
Kuru dönem beslemesinde dikkatli davranmak hem bu konuda hem de sonuna atılamaması, rahim fırlaması gibi sorunların çıkmaması için şarttır.
Kuru dönemde doğru ve yeterli iz mineral kullanımı, özellikle selenyum ve E vitamini takviyeleri kas hareketleri, sonun atılamaması (eşin düşmemesi) gibi konularda önemli yararlar sağlar.
Doğuma gereksiz müdahale yapılmamalı, müdahale yapılacaksa aşırı güçle çekmekten fayda yerine zarar geleceği bilinmelidir.
Boğa atlatma kesinlikle tercih edilmemelidir. Doğal aşımda kullanılan boğaların güç doğum oranı, resesif çekinik genler taşıyıp taşımadıkları bilinmediğinden hem güç doğum hem de hatalı yavru konusunda riskler olabileceği akılda tutulmalıdır.