İnekler Konuşuyor. İnekler vücut dilleriyle konuşurlar. İneklerin vücut dilinden anlamanın yolu onları dikkatle izlemektir. İzledikten sonra ise sıra gözlediklerimizin “tercümesi”ne gelir.
Yemlik önünde ikinci sıra yapan inek;
“Açım, ama yemliğe yaklaşamıyorum, yemlik önünde yeterince yer yok”.
Ayakta duran veya yatak yerine gittiği halde yatmayan inek;
“Yatak yerini beğenmiyorum, ıslak, pis, dar ve konforsuz”
Yem seçen inek;
“Uzun süredir yemlik boştu. Acıktım, şimdi yemin taneli kısımlarını seçiyorum”
Doğumdan sonra “kırkı çıkan” ama çok zayıflayan inek;
“beni besleme konusunda başarılı değilsin, ama bir de benden yavru istiyorsun. Bir yavru daha verecek enerjim yok”
Şişman inek;
“Döl tutturamadın. Ama halen beni sanki döl tutmuş gibi besliyorsun. Ben de kilo alıyorum. Şişmanlıyorum”.
Doğumdan önceki günlerde şişman inek;
“Doğumdan sonra başına iş açabilirim”
Yemlikte sap, saman, koçan gibi yenilemeyecek kısımlar bırakan inek;
“Beğenmedim”
Sırtını kamburlaştırarak yürüyen inek “ayaklarım ağrıyor”
Sıcaklık stresine girdiği için ağzını açan, dilini çıkaran inek;
“Sıcaktan bunaldım, sütüm azalacak, bir süre sonra döl tutmama ve topallık gibi sorunlarla karşılaşacağım, beni serinlet”
Yemliğin kenarını, zincirini kemiren, yem olmayan maddeleri yemeye çalışan inek;
“Sıkıldım, stres içindeyim. Burası çok sıkışık, kalabalık, zaten mineral eksikliği de var”
İdrarını 6 saniyeden daha kısa sürede yapıp bitiren inek;
“Suyum yetmiyor. Susuz kaldım”
Kapı önüne dikilen inek;
“içerisinin havasını beğenmedim. Temiz hava istiyorum”
İnsanları görünce kaçan inek;
“bana kötü davranıyorlar”
İneklerin vücut dilleriyle bize birçok işaret verdiğini zaten tüm hayvan sahipleri ve çiftliklerde çalışanlar biliyor.
“Kızgınlık gösteren ineğin atlaması ve atlayana izin vermesi (durması)”
Kızgınlığın tespiti de yine iyi bir gözlemle olur. İyice ve sıklıkla gözlemezsek bu önemli kızgınlık belirtilerini de kaçırabiliriz.