Hayvanların beslenmesinde Probiyotikler grubuna laktik asit bakterilerinin yanında maya endüstriyel fermentasyon yan ürünleri, enzimler ve doğal sindiriciler dahildir. Probiyotiklerin bir diğer kullanılma amacı da stres olgularını azaltmaktır. Probiyotik yem katkı maddeleri sindirim sisteminin normal faaliyete geçmesi ve iştahın artmasında etkilidir.
Bacillus subtilis, Streptococcus species ve Aspergillus species’in başta olduğu 40 kadar mikroorganizma pek çok ülkede güvenli olarak bilinmekte ve hayvan yemlerine katılmasına müsaade edilmektedir. Bu gruptaki mikroorganizmalar midedeki asit ortamdan etkilenmeden bağırsağa geçebilme özelliğini taşımalıdır. Probiyotik bakteriler bağırsaklardaki villuslarda yer kapabilmek için patojen mikroorganizmalar ile yarışır ve E.coli‘nin aksine gram pozitiftirler.
Probiyotik bakteriler bağırsakta antimikrobiyel maddeler üretirler ve bu çoğunlukla laktik asittir. Laktik asit bağırsak pH’sını azaltır ve patojen mikroorganizmaların üreyebilmesi imkansızlaşır.
Kültür formları:
Yemlik mikrobiyel ürünlerde aranan özellikler;
- Ruminantlarda mide ortamı asit olmadığı için doğrudan mikroorganizmaların vegetatif formu kullanılır. Vegetatif form ısı ve neme karşı duyarlı olduğu için peletlenmesi mümkün değildir.
- Spor formundaki kültürler, bunlar bağırsaklara ulaşıncaya kadar aktif hale geçemezler, ısıya, mide asiditesine, depolama ve antibiyotiklere karşı dayanıklıdırlar.
Sığır Besisinde Probiyotikler
Özellikle nakliye esnasında hayvanların ısı, sıkışma, açlık, susuzluk havasızlık gibi stres etkenleri karşısında bağırsak koliform grubu bakterilerin artması laktobasillusların ve enterococcilerin azalmasına ilişkin olarak sağlıkları bozulmakta iştahları azalmaktadır. Bununla birlikte ishal, ülser, verim düşüklüğü, yemden yararlanma oranında gerileme görülmektedir. Gerek nakliye öncesi ve gerekse nakliye sonrası probiyotik uygulanması sonucunda bağırsaktaki ortam süratle normale döner. Probiyotikler morbiliteyi % 25-50 oranında azaltırlar.
Probiyotik olarak rasyonlara katılan mikroorganizmaların stres durumlarında yaptıkları olumlu değişiklikleri şöyle sıralamak mümkündür;
- Başta laktik asit olmak üzere asetik asit ve formik asit salgısı ile pH’yı düşürüp nötr ve bazik ortamlarda yaşayabilen Gram (-) patojen mikroorganizmaların çoğalmasını durdurmak,
- H2O2 salgılayarak patojenlerin çoğalmasını durdurmak,
- Çok önemli olmamakla birlikte antibiyotik etki yapmak. Bu etki Laktobacilluslar tarafından üretilen acidophilin, lacyolin ve acidolin, Streptococlar tarafından üretilen nisin ve diplococcin adlı maddeler birçok bakteri (Salmonella typhimirium, Staphylococcus aereus, Clostridium perfringens gibi) ve mantarlara karşı olmaktadır.
- Bağırsaklardaki faydalı mikroorganizmalar tarafından reduksiyon/oksidasyon (redox) azaltarak aerobik patojenlerin bir kısmının çoğalmasını baskılamak,
- Bağırsak yüzeyindeki villuslara patojen mikroorganizmalardan erken ulaşıp koloniler oluşturmak suretiyle patojenlerin bağırsak yüzeyinde barınmalarını önlemek,
- Amonyak, indol, skatol, merkaptan, toksik amin ve sülfitler üreten mikroorganizmaların çoğalmasını engelleyerek toksik amin ve amonyak artışına mani olmak,
- Laktobacilluslar, E coli’ye karşı antienterotoksin salgılayarak E. coli’nin toksik amin sentezini engellemek,
- Bağırsak ortamında faydalı (probiyotik) mikroorganizmaların yerleşmesini temin etmek, patojenlere yer bırakmamak,
- Hayvanlar ile simbiyoz yaşayan ve sindirim için enzim salgılayan mikroorganizmaların çoğalmasını sağlamak. Bu durum özellikle genç ruminantlar için önemlidir.
- Probiyotik mikroorganizmalar başta biotin, pridoksin, pantotenik asit ve folik asit olmak üzere B grubu vitaminleri sentezlemek gibi çok önemli bir görevi de yerine getirirler.
- Probiyotik mikroorganizmaların katılmasıyla iştahı artırmak.
- Biyofilm salgıları ile bağırsak epitel hücrelerini patojen bakteriler ve viruslardan korumak,
- Safra tuzları ve yağ asitlerini enteropatojen mikroorganizmaların etkisinden koruyarak yangı oluşumunu önlemek,
- Hayvanlarda sindirim sistemi enzimleri ile simbiyotik çalışan lipaz, proteaz, amilaz, 8glukanaz, ksilanaz, ve sellülaz gibi enzimleri üreten probiyotikler, özellikle genç hayvanlarda yemlerin sindirimine katkıda bulunurlar. Bu arada ince bağırsak enzimlerinden laktaz, sukraz ve maltazın aktivitelerini artırırlar.
- Probiyotik mikroorganizmalar sindirim sisteminde immunostimulant olarak da faydalıdır. Bu etkilerini lenfosit aktivitesini yükselterek, antikor üretimini düzenleyerek, fagosit ve antijen spesifik T hücrelerini aktive ederek gösterir.
Lactobacillus acidophilus, Streptococcus faecium, maya ve iki cansız fermentasyon ürününden oluşan ticari preparat, rasyonlara 150-250 mg/kg düzeylerinde, Lactobacillus plantarum, Lactobacillus acidophilus, Lactobacillus delbruecki subsp. bulgaricus, Bifidibacterium bifidum, Streptococcus salivarius subsp. termophilus, Enterecoccus faecium bakterileri, ile Aspergillus oryza ve Candida pintolopesii mantarlarını içeren ticari preparat ise 500 mg/kg düzeylerinde kullanılabilmektedir.
Kaynakça