Damızlık Düvelerin Beslenmesi

Damızlığa bırakılacak düvelerin beslenmesinde püf noktalar ve ince detaylar nelerdir?

Damızlık Düvelerin Beslenmesi

Damızlık Düvelerin Beslenmesi

Damızlık düvelerin beslenmesi. Düve denildiğinde, akla sindirim sistemi gelişimini tamamlamış artık gereksinimlerini katı yemlerden karşılayabilen 6. ya da 12. aydan itibaren ilk doğumlarını yapıncaya kadar ki dönemde olan dişi sığır akla gelir. Genelikle düveler yaşamlarını ileri dönemlerinde yavru ve süt verimlerinden
yararlanmak amacıyla damızlık olarak büyütülürler. Burada damızlık düvelerin ilk doğumlarını yapıncaya kadar geçen süre içerisinde damızlık düvelerin beslenmesi anlatılacaktır.

Gelecekte süt ineği olarak kullanılacak hayvanların düvelik düvelik evresinde kendisine uygulanan yemleme yoğurdu ile daha somaki verim yetenekleri arasında yakın bir ilgi vardır. Bu haliyle düvelerde cinsel olgunluk, uygulanan yemlemenin etkisi altındadır. Nitekim uygulanan yemleme uygunluğuna göre, hayvanların canlı ağırlık artışlarında da önemli artışlar meydana gelir. Dolayısıyla düvelerin ilk damızlıkta kullanım olgunluğunda önemli değişimler ortaya çıkar.

Düvelerin farklı yoğunlukta yetiştirilmesi

Sadece bir fizyolojik sorun değil ayrıca ciddi bir ekonomik sorunu da ortaya koyar. Hatta burada uygulanan yemlemenin başarısı kadar maliyeti önemlidir.

Düveler rumen gelişimini tamamlamıştır. Bu nedenle besin maddesi ihtiyaçlarını kaliteli kuru ot, kuru yonca, silaj, çayır ve mera gibi kaba yemlerle karşılayabilirler. Verilen kaba kaba yem çok kaliteli değilse % 12-13 ham protein içeren kesif yemden bir miktar verilmelidir. Eğer besleme sadece mısır silajına dayandırılıyorsa, mısır silajının protein oranının düşük (% 8) olması nedeni ile bir miktar kesif yem verilmelidir. Bu arada da mineral madde ihtiyacı da unutulmamalıdır.

Düveler ilk doğumlarını yapıp süt vermeye başlayıncaya kadar tamamen tüketici durumdadırlar. Bu nedenle bir çok işletmede düvelerin beslenmelerine gereken özen gösterilmez. Oysa, düvelerin düvelerin yeterli beslenmemeleri halinde gelişme geriliği olur. Bu dönemde cinsiyet hormonlarının fonksiyonlarındaki gelişmeler çok önemlidir. Bu ise beslemeyle ilgilidir. Şu da unutulmamalıdır ki, büyütme dönemindeki hatalı ve eksik beslemenin kötü etkisi ileride yeterli beslemede uygulansa da giderilemez.

Düvelerin yetersiz beslenmeleri gibi normalin üzerinde beslenmeleri de yarar yerine zarar getirir. Bu dönemde yüksek protein içeren yemlerin fazla miktarda yedirilmesi sonucu yumurtalıklar yağlanarak gebe kalma güçlüğü, hatta kısırlık oluşabilir. Bu döl verim gücünün azalmasıdır. Meme sistemindeki alveol ve kanalların arası yağ doku ile dolarak yağlı bir meme yapısı oluşur. Hayvanın ırkı ne kadar iyi olursa olsun eğer böyle bir duruma düşmüşse ırkının özelliklerini gösteremez.

Yüksek süt verimi kapasitesinde olan meme, elastiki ve sünger gibi gözeneklidir. Yağlanmış meme dokusunda bu gözenekler yağ ile dolarak meme esnekliğini kaybeder. Böyle memelere “et meme” denir.

Zira damızlık düvelerin beslenmesi yetersiz beslemenin de aynı şekilde hayvanın ömür ve verimi üzerinde olumsuz etkileri vardır. O bakımdan düvelerin, düvelik döneminde daima kendinin ait olduğu ırkın sahip olması gereken belli bir canlı ağırlık gelişimine sahip olmaları istenir. Bu haliyle konunun hem fizyolojik hem de ekonomik açıdan göz ardı edilemeyecek bir konu olduğu ortaya çıkar.

Damızlık Düvelerin Beslenmesi ve Döl Verimi Düzeyi

Bir hayvandaki canlı ağırlık artışı rasyondaki besin maddelerinin miktarına ve sindirilme derecesine bağlıdır. Entansif şekilde beslenen hayvanlarda beslenme düzeyine paralel olarak canlı ağırlık artışı da yükselir.

Genç sığırlarda beslenme düzeyi hayvanların ilk kızgınlık gösterme zamanı da etkiler. Hayvanların ilk defe kızgınlık göstermeleri belli bir yaşa bağlı olmayıp canlı ağırlıklarıyla ilgilidir. Bu bakımdan yüksek düzeyde beslenen bir hayvan düşük düzeyde beslenenlere nazaran cinsel olgunluğa daha erken ulaşır. Irk ve bireylere göre değişmekle beraber optimal düzeyde beslenen genç bir dişi 200-250 kg canlı ağırlıkta, cinsel olgunluğun işareti olan kızgınlık belirtilerini gösterebilir. Fakat böyle bir hayvanın ilk defa damızlıkta kullanılması ancak belli bir gelişme düzeyine ulaştığı zaman mümkün olur. Irkına özgü canlı ağırlığının yaklaşık % 70′ ini kazanan bir dişinin bu düzeyde bulunduğu kabul edilir. Süt-et gibi (kombine verimli) iki verim yönünde yetiştirilen ırklar damızlıkta ilk olarak 380-420 kg canlı ağırlığa ulaştıkları zaman kullanılırlar.

Yine konu ile ilgili olarak yapılan çalışmalarda düvelere uygulanacak yoğun yemleme ile bu hayvanların laktasyondan 75 aylık bir süre sonunda çıktıkları, buna karşılık normal yemlemenin yapıldığı ikiz eşlerinin laktasyondan 95 ay sonra sonunda çıktıkları kanıtlanmış durumdadır. Bu haliyle düvelik evresinde uygulanacak yoğun yenilemenin, hayvanın ömür verimi üzerinde olmsuz bir etkiye sahip olduğu ortaya çıkmıştır.

Damızlık yetiştiricileri düvelerden zarar etmemek amacıyla bunların verim yönlerinde azalmalara neden olmadan en erken olarak damızlıkta 15-17 aylık yaş dönemlerinde kullanmaktadırlar. Eğer bu kullanım yaşı daha aşağılara inerse yukarıda bahsi geçen olaylar bu düvelerin başına gelir. Yetiştirici de bundan mutlak suretle zarar edecektir. Bunun için damızlıkta en erken kullanma yaşı olarak 15-17 aylık yaş dönemleri baz alınmalıdır. Düvelerin ilk tohumlamada kullanılabilecekleri canlı ağırlıkları ve yaşları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.

Irk Yaş (Ay) Canlı Ağırlık (Kg)
Esmer 20-22 325-350
Karacabey Esmeri 22-24 275-300
Esmer Melezi 24-26 300-325
Holştayn 18-20 275-300
Jersey 20-22 245-265
Exit mobile version