Buzağılarımız Ölmesin

Buzağılarımız Ölmesin

Buzağılarımız Ölmesin

Buzağılarımız Ölmesin, Türkiye’de bir çok buzağı ishale yakalanmakta ve ne yazık ki azımsanamıcak sayıda buzağımız ishalden dolayı ölmekte. Bu durumda bize kırmızı et açığı, tedavi masrafları, verim kaybı şeklinde geri dönmektedir. Etiyoloji de viral, bakteriyel, protozoon, parazit, gıdaya bağlı etkenler rol oynamaktadır.

Bu etkenler diğer enfekte hayvanlardan geçebileceği gibi anneden yavruya süt ile de geçebilir.

Bağırsaklarda geçiş hızlandığı için su emilimi azalır ve dışkı sulu hale gelir. Öncelikle sıvı kaybı ekstarselulerde olurken ishal devam ederse intraseluler kısımdan da kayıp olur. Bu noktaya gelen hastada sıvının hücre içinden hücre dışına çıkması için bir takım iyon değişimi olur.

Hücre içinde ki K ile hücre dışında ağırlıklı bulunan Na yer değiştirir. Böylece sıvı hücre dışına çıkar ve hiperkalemi tablosu şekillenir. Potasyumun artması ile bradikardi şekillenir, kaslarda ise yorgunluğa neden olur. İshal de mutlaka metabolik asidoz şekillenir.

Bunun nedenleri ise:

-Bağırsaklardan iyon kaybı ,
-Azalan plazma dolaşımda perfuzyon yetersizliğine bu da anerobik bakterilerin artmasına neden olur .
-Ayrıca azalan dolaşımla böbrekler de filtrasyonu azalır bu da metabolizma sonucu oluşan asitlerin uzaklaştırılması azalmaya neden olur.

Tanı ve Prognoz

Tanısı kolaydır.

İshalli hayvanda: kulak düşer, göz çöker, eklemler ve kaslar zayıflar, deri elastikiyeti azalır, genel durum bozulur ve hasta depresiftir.

Prognoz değerlendirme de hayvan gözlemlenmelidir. Lateral pozisyonda yatıyorsa durum pek de iç acıcı değildir.

Yapılacak kan muayenelerin de glikoz azalmış, metabolik asidoz karşımıza çıkar ayrıca hemotokrit değeri de artmıştır.

Buzağılarımız Ölmesin den Önce Neler Yapılabilir?

Yapılacak ilk iş hastayı diğer buzağılardan ayırmak ve derhal sıvı sağaltımına geçmektir.

Dehidrasyon derecesi belirlenerek verilecek sıvı miktarı hesaplanır.

Hastanın emme refleksi kontrol edilmeli ve süt tüketimine biraz ara verilmelidir.

Eksilen sıvı derhal yerine konmalıdır.

Düşen kan glikoz seviyesini düzeltmek için gikoz solüsyonları sıvı sağaltımına eklenmeli.

Metabolik asidoz için antiasit sıvılar verilir.

Hasta çok kötü değilse oral sıvı sağaltımı tercih edilebilir bunun için hayvanın emme refleksinin olması şarttır.

Yapıcı etkene yönelik sağaltıma gidilir. Etken bakteriyel ise antibiyotik uygulanır, hücre geçişinin iyi olması nedeni ile aminoglikozitler tercih edilebilir ancak burada dikkat edilecek nokta bu antibiyotiklerin istenmeyen özellikleri bundan dolayı hasta aşırı dehidre ise bu antibiyotikler tercih edilmemelidir. Paraziter ise antiparaziter tedavi uygulanır.

Sindirim kanalında oluşan toksinleri uzaklaştırmak için absorbanlar tercih edilebilir. Ancak antibiyotik oral yoldan veriliyorsa tercih edilmemelidir.

Kısaca tedavide amaç:

Korunma

Doğum temiz bir alanda yapılmalı ve göbek kordonu uygun şekilde bağlanmalı.

En etkili yol yeni doğan buzağıya kaliteli ve yeterli kolostrum verilmesidir. Anne karnında yavruya antikor geçişi olmaz. Annenin sahip olduğu antikorlar ancak buzağı kolostrum ile alabilir. Bu yüzden colostrum bizim için büyük bir nimettir. Yeni doğmuş buzağıda pankreas enzim aktivitesi olmadığından kolostrumla alınan antikorları sindirmek yerine emilimi yapılır. Kolostrumu kaliteli annelerin artan kolostromu dondurarak ihtiyaç halinde tekrar kullanılabilir .

Sürüde ishale neden olan etken tespiti yapılıp bunlara karşı kuru dönemde anne aşılanır böylece antikorlar yavruya da geçer. Maternal antikorlarla bir süre korunan yavrular zamanı gelince aşılanır. Sürüye yeni alına hayvanlara mutlaka bazı hastalıklar yönünden kontrol edilmeli. En azından tüberküloz elimine edilmeli. Paraziter hastalıklarda kuru dönemde sağaltımı yapılmalıdır. Etken Cryptosporodiosis ise etkene yönelik yapılan tedaviye ek olarak ortam çok iyi bir şekilde dezenfekte edilmeli.

Exit mobile version