Buzağılarda Karın Şişliği

Buzağılarda Karın Şişliği

Buzağılarda Karın Şişliği

Buzağılarda karın şişliği. Genellikle 1-2 haftalık buzağılarda buzağı maması veya süt içirildikten 1 saat sonra ortaya çıkan karın şişliği tehlikeli bir durumdur.

Buzağıların o günlerde sadece bir tek midesi vardır.

Gerçek mide, abomasum veya şirden adını verdiğimiz bölümde ani gaz birikmesi ile ortaya çıkan karın şişkinliği çiftliklerde telaşa sebep olur. Birdenbire oluşan bu durum, gerekli şekilde, doğru ve hızlı müdahale edilmezse, buzağının ölümü ile sonuçlanabilir. Bazen gaz birikimi o kadar çok olur ki, karın içindeki damarların basınç altında kalması sebebiyle dolaşım şoku ortaya çıkar ve buzağıyı kaybederiz.

Karnı şişen buzağı aniden durgunlaşır, karnının sağ tarafında, bazen de her iki tarafında şişkinlik, gerginlik, göze çarpar. Buzağı sancılanır. Diş gıcırdatma, arka ayaklarıyla karnına vurma gibi belirtiler görülür. Kulaklar aşağıya doğru sarkar. İleri durumlarda buzağı yatar pozisyonda görülebilir.

Abomasum şişmesinin, abomasumda aşırı gaz toplanmasının sebeplerinin başında gaz üreten bakteriler gelmektedir. Bu bakterilerin en başında Klostridyum perfringens’i sayabiliriz. Hatta bazı yazarlar buna ‘’Klostridyum Şişkinliği’’ bile demektedirler. Ancak, başka bakteriler de söz konusu olabilir. Sarcina, Kampilobakter, E. coli gibi bakteriler de midede gaz birikmesine sebep olurlar.

Bilim insanları laktobasillerin de devrede olabileceğini ifade etmektedirler. Ancak, yapıcı sebeplerin özellikle Klostridyum perfringens’in üremesine yol açarak, soruna zemin hazırladıklarını unutmayalım.

Soğuk süt veya buzağı maması verilmesi, istikrarsız besleme, kirli süt, hazırlayıcı sebeplerdir. İstikrarsız besleme; gelişigüzel zaman ve yoğunlukta buzağı maması vermek anlamına gelir.

Düzensiz zamanlarda buzağılara süt ya da buzağı maması verilmesi, buzağı mamasının iyi karıştırılmaması, buzağı maması yoğunluğunun değişken olması, buzağının günde 2 kez beslenerek, aradaki zamanın uzun olması karın şişkinliğine yol açan pozisyonlardır.

Kirli süt de, mikroplu, dışkı ile bulaşık süt, süt kaplarının yeterince temiz olmaması da karın şişkinliği için yapıcı sebeplerdir.

Buzağılarda karın şişkinliğine yol açabileceği belirtilen bir sebep de Soya Fasulyesi Allerjisi ’dir. Bilindiği gibi buzağı mamalarını ucuz hale getirebilmek için süt proteinleri yerine soya fasulyesi proteini konulabilir. Bazı buzağılar soya fasulyesi proteinine allerjiktir. Bu sebeple abomasum şişkinliği ortaya çıkabilir.

Yapılan araştırmalarda abomasum şişkinliği olan buzağılarda Bakır, Selenyum ve E vitamini eksiklikleri olduğu anlaşılmıştır. Bakır, Selenyum ve E vitamini eksikliği olan buzağıların karın şişkinliğine daha yatkın olduğu belirtilmektedir.

Abomasum şişkinliği ani gelişen, hızlı müdahale gerektiren bir durumdur. İlk iş olarak buzağıya derhal mineral yağ veya hint yağı içirilir. 1 çorba kaşığı toz zencefil ılık suda eritilerek buzağının içmesi sağlanır. Bu şekilde vakit kazanılırken, ileri tedavi için veteriner hekime haber verilir.

Koruyucu Hekimlik

Annelere doğum öncesi, kuru dönemde Klostridyum aşısı yapılmalıdır. Son yıllarda buzağılara da Klostridyum aşısı yapılması, hatta 10 günde bir tekrar edilerek devam edilmesi önerilmektedir.

Buzağılara soğuk süt veya soğuk buzağı maması verilmemelidir. Besleme istikrarlı olmalı, hem besleme saati, hem de mama yoğunluğu değişkenlik göstermemelidir. Günde 2 kez buzağı besleme yerine 3 öğün buzağı besleme tercih edilmeli, daha iyisi bu iş buzağı besleme robotları ile yapılmalıdır.

Buzağı besleme robotlarının buzağı sağlığı, gelişmesi ve buzağıların gürbüz olması, sütten kesme ağırlıklarının yüksek olması gibi avantajları belirgin biçimde ortadadır.

Süt sağım hijyeni, sütün bulaşanlardan uzak tutulması çok önemlidir.

Kapların, süt verilen kovaların, biberonların temizliğine özen gösterilmeli, hatta gerekirse süt pastörize edilerek verilmelidir. Buzağıların önünde daima temiz ve bol su bulundurulmalı, serbestçe ulaşabilecekleri şekilde istedikleri kadar, istedikleri zamanda su içebilmeleri sağlanmalıdır.  

Kuru dönem de annelere tüm diğer gıda maddeleriyle birlikte bakır, selenyum ve E vitamini takviyesi yapılmalıdır. Her zaman tavsiye edildiği gibi, buzağıya doğar doğmaz yeterli miktarda ağız sütü verilmiş olmalıdır.

Exit mobile version