Geceleri uyumakta ya da sabahları uyanmakta güçlük mü çekiyorsunuz? İçinde bulunduğunuz uyku düzeninin dışına çıktığında zihniniz, bedeniniz ve duygu durumunuz bundan etkileniyor mu? Peki, bunun biyolojik saat ile ilişkili olabileceğini hiç düşündünüz mü?
Birçoğumuz, uzun bir tatilden sonra işe ya da okula başlarken uyanmak için saatimizin alarmını kurarız. Aradan birkaç gün ya da birkaç hafta geçtikten sonra saat çalmadan çok kısa bir süre önce hatta birkaç dakika önce uyandığımız olur. Akşamlarıysa hep aynı saatte uykumuz gelir. Kısaca, bedenimizin kendi doğal saati devreye girip ne kadar uyuyacağımızı, ne zaman uyanacağımızı ve ne zaman uyumamız gerektiğini bize söyler. Bedenimizde yalnızca uyku düzenini değil, birçok işlevin zamanlamasını yapan bir sistem bulunur. İşte, bu doğal zamanlayıcıya “biyolojik saat” denir. Bu doğal zamanlayıcı sayesinde hücreler işlevlerini belirli zamanlarda artırır, başka zamanlardaysa azaltır. İnsan ve öteki canlılarda bazı hormonların salgılanması, beden sıcaklığının düzenlenmesi ve hatta üreme işlevleri biyoloji saati denetiminde yapılır. Biyolojik saatimiz, bedendeki kimyasal olayların günlük ritmini belirlemekle kalmaz, aylık hatta mevsimsel değişimleri de düzenler. Örneğin, melatonin hormonunun gün içindeki düzeyinin ritmik şekilde ayarlanması gibi, kadınların 28 günde bir olan âdet kanamaları da biyolojik saatin denetimindedir.
Biyolojik Saat Nasıl Çalışır?
Biyoloji ritimler çok düzenli olduğuna göre vücutta bunları kontrol eden bir saat olmalıdır. Bilim adamlarının yaptığı araştırmalar insanda biyolojik saatin hipotalamusta bulunduğunu göstermiştir. Biyolojik saat belirli koşullara göre ayarlanır ve dış çevrede herhangi bir değişiklik ortaya çıkmadan önce canlının fizyolojik ve biyokimyasal olaylarında gerekli ayarlamaların yapılmasını sağlar. Mesela Türkiye’den Kanada’ya uçakla giden bir insan birkaç gün eski biyoloji saatine göre Kanada’da gündüzken uyumak istese de sonunda biyolojik saat Kanada saatine göre ayarlanarak uyku düzeni normale döner.
Biyoloji saatin ve vücudun 24 saatlik döngülerinin hem zihinsel hem de bedensel sağlığımıza etkisi çok büyüktür. Bu bakımdan, gündelik hayatında belli rutinler oluşturarak hem sağlığını koruyabilir hem de gün içindeki çalışmalarında verimini arttırabilirsin. Nitekim doğada bulunan her canlının bir biyolojik saati ve 24 saatlik döngüsü olduğunu düşündüğümüzde, bedenimizi doğanın döngüsüyle uyumlu kılmanın önemini daha iyi anlayabiliriz.
Kaynakça:
- yenibiyoloji
- evrimagaci
- biyolojiegitim yyu
- lovayatak. com